13-05-2011, 12:52
|
#2
|
|
T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/6073
K. 2006/9352
T. 27.4.2006
• USULSÜZ TEBLİGAT ( Kesinleşen Takipte Haciz Sırasında Bulunan ve Tutanağı İmzalayan Borçlunun Bu Tarihte Tebligatı Öğrendiğinin Kabul Edileceği - İtiraz ve Şikayet Sürelerinin Başlangıcı )
• ŞİKAYET VE İTİRAZ SÜRELERİNİN BAŞLANGICI ( Usulsüz Tebligat - Kesinleşen Takipte Haciz Sırasında Bulunan ve Tutanağı İmzalayan Borçlunun Bu Tarihte Tebligatı Öğrendiğinin Kabul Edileceği )
• İTİRAZ VE ŞİKAYET SÜRELERİNİN BAŞLANGICI ( Kesinleşen Takipte Haciz Sırasında Bulunan ve Tutanağı İmzalayan Borçlunun Bu Tarihte Tebligatı Öğrendiğinin Kabul Edileceği - Usulsüz Tebligat )
• TAKİP ( Usulsüz Tebligatla Kesinleşen/İtiraz ve Şikayet Sürelerinin Başlangıcı - Haciz Sırasında Bulunan ve Tutanağı İmzalayan Borçlunun Bu Tarihte Tebligatı Öğrendiğinin Kabul Edileceği )
7201/m. 21, 32
Tebligat Tüzüğü/m. 28
ÖZET : Usulsüz tebligat sonucunda kesinleşen takipte uygulanan haciz sırasında bulunan ve haciz tutanağını imzalayan borçlunun, haczin uygulandığı tarihte tebligatı öğrendiği kabul edilmeli ve itiraz ve şikayet süreleri tebligatın öğrenildiği ( haczin uygulandığı ) tarihten itibaren başlatılmalıdır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçlu MT'ye 163 örnek ödeme emri 15.05.2004 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre tebliğ edildiği ancak, Tebligat Tüzüğü'nün 28. maddesinin uygulanmadığı, görülmekle tebligat usulsüzdür. Bu durumda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihinin belirlenmesi zorunludur. Anılan maddede "tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliği tarihi addolunur." hükmüne yer verilmiştir .
Somut olayda, 11.03.2005 tarihli haciz borçlu MT huzurunda yapıldığından ve borçlu haciz tutanağını imzaladığından artık bu tarihte takipten haberdardır. Tebligata muttali olduğu 11.03.2005 tarihine göre, yasal 7 günlük şikayet süresi geçirilerek yapılan tebligatın usulsüzlüğü şikayetinin süreden reddi gerekirken isin esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'un 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 27.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|