Mesajı Okuyun
Old 04-05-2011, 14:55   #5
Avukat Hakan Eren

 
Varsayılan GÖrÜŞ DeĞİŞtİrİyorum !!!

Alıntı:
Yazan Av. Hakan EREN
Sayın Turgut,

İptal davalarında yetki genel hükümlere göre belirlenir. (HUMK m.9 vd)

Ne takibin yapıldığı yer, ne bonodaki yetki kaydı, ne de (dava konusu taşınmaz ise) taşınmazın bulunduğu yer davaya yetki kazandırır.

Ancak buradaki yetki kuralı kesin de değildir. İlk itiraza tâbidir.

Faydalı olması dileğiyle...

Evet, biz de görüş değiştirebiliriz ne var bunda?

Yargıtay da, hocalarımız da zaman zaman görüş değiştirmiyor mu?

Şaka bir yana bu aslında görüş değiştirme değil de yanlış bilgiyi düzeltme...

Ne demişiz yukarıdaki mesajda;

"bonodaki yetki şartı, tasarrufun iptali davasına yetki kazandırmaz" demişiz.

Doğru mu bu? Değilmiş...

Ben de bunu yeni öğrendim...

Bonodaki yetki şartı, tasarrufun iptali davasına da davalı - borçlu yönünden yetki kazandırır. Diğer davalılar da zorunlu dava arkadaşı olduğundan bonoda yazılı yer mahkemesinde de bu dava açılabilir.

Dikkat edilecek husus, iptal davasının yetkisi, icra takibinden doğmuyor; yetki şartından doğuyor.

Umarım, başta benimki olmak üzere hepsi aynı yönde olan yanıtlar bir hak kaybına sebebiyet vermemiştir.