02-05-2011, 12:43
|
#2
|
|
T.C.
YARGITAY
Onuncu Hukuk Dairesi
Esas No
: 2003/11498
Karar No
: 2004/02601
Tarih
: 30.03.2004
Davacı, 506 sayılı Yasa'nın 60/A-c maddesi uyarınca tahsis talebini takip eden aybaşı olan 01.01.2003 tarihi itibariyle emekliliğe hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir. Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra işin gereği düşünüldü:
KARAR
Dava hukuki nitelikçe davacı sigortalının Sosyal Sigortalar Kurumuna yaptığı askerlik borçlanmasının geçerliliği ile aynı Kurumdan, 30.12.2002 günlü tahsis talebini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Davanın yasal dayanağını teşkil eden 506 sayılı Kanun'un 60/F maddesi kapsamında; bu Kanuna göre sigortalı olarak tescil edilmiş bulunanlara, er olarak silah altında ya da yedek subay okulunda geçen sürelerin borçlanma imkanı tanınmışsa da; başka Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına tabi olanların, Sosyal Sigortalar Kurumuna borçlanma yapamayacakları da aynı madde hükmü gereğidir.
Somut olayda; davacı her ne kadar, askerlik süresini borçlanma isteminde bulunulduğu ve borçlanma bedelinin ödendiği tarihte Sosyal Sigortalar Kurumu sigortalısı değilse de; borçlanma bedelinin ödenmesi için yasada öngörülen 2 yıllık yasal süre içerisinde 1479 sayılı Kanun kapsamındaki zorunlu sigortalılığı sona erip 506 sayılı Kanun'a tabi isteğe bağlı sigortalılığının başlaması karşısında; Sosyal güvenlik hukukunun temel ilkeleri ile Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesinde ifadesini bulan evrensel nitelikteki dürüstlük kuralları gözetilerek borçlanmanın Sosyal Sigortalar Kurumu yönünden geçerliliği kabul edilmeli ve davacının, Sosyal Sigortalar Kurumundan yaşlılık aylığı bağlanmasına ilişkin 30.12.2002 günlü tahsis talebi de bu çerçevede yeniden değerlendirilmelidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacı sigortalı vekilinin bu yönü amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün (BOZULMASINA), temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.03.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi.
|