27-04-2011, 16:38
|
#9
|
|
 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan fatoskayaismi |
 |
|
|
|
|
|
|
Müvekkilime eşi tarafından 2009 yılında genel sebeplerden dolayı boşanma davası açılmıştır. Bizde süresi içerisinde genel sebeplere dayalı karşı dava ikame ettik. Bu ilk davada kocanın tanıkları, adamın başka bir kadınla gayriresmi bir evlilik sürdürdüğünü de beyan ettiler. Ancak anlayamadığımız sebeplerle her iki tarafın açtığı dava, yerel mahkemece reddedildi. Dosya Yargıtayda temyiz aşamasındayken benim müvekkilimde başka biriyle birliktelik yaşamaya başladı. Kocanın da birlikteliğinden bu esnada bir çocuğu olmuştur.
İlk davanın reddedilmesi çok ilginç tanık, dava dilekçesinde yer alamsa dahi, kocanın başka bir kadın ile yaşadığını söylemesi, başlı başına boşanma sebebidir. Hatta bir adım ileri giderek şunu da söyleyebilirim, taraflar birlikte yaşamaya devam etseler dahi, kocanın başka bir kadınla ilişkisinin dile getirilmiş olması dahi boşanmanın kabulünü gerektirir.
Durum bu kadar karmaşık hal almışken karşı taraf olan koca, müvekkileme yeniden boşanma davası açmıştır. Davada müvekkilemin başka bir kişi ile olan birlikteliğini beyan etmiş ise de dilekçenin içeriğinde davanın genel sebeplerden mi yoksa zinadan mı kaynaklandığı açıkça belirtilmemiştir.
Açılan 2.dava konu itibariyle ilk davaya ilişkin olsa dahi, burada dikkat edilmesi gereken bir husus var. kadının bir başkası ile evliliği söz konusu oluyor. Bu anlamda derdestlik itirazında bulunulması söz konusu olamaz. Mahkeme bekletici mesele yapmalı.
Ayrıca Zina ya dayalı olması ile genel sebebe dayalı olarak dava açılmasının derdestlik konusunda önemi yok. Yeni olan bir olay, sebebi ne olursa olsun, dava konusu yapılabilir.
Davanın ilk duruşmasında yargıtayda temyiz aşamasında olan dosya belirtilerek derdestlik itirazında bulundum.
Derdestlik itirazınıza yönelik kabul için, dosyanın gelmesi gerekir. Çünkü;
Derdest davadan söz edilebilmesi için her iki davanın tarafları, konusu ve dayanılan maddi vakaların aynı olması zorunludur. Davanın tarafları; konuları aynı olmakla beraber dayanılan vakalar farklı ise, yada konuları farklı ise derdest davadan söz edilemez.
Derdestlik ve bekletici mesele konusunda örnek yargıtay kararları ve ayrıca özel sebeplere davalı boşanma davası açılmasında bu sebebin açıkça dilekçede belirtilmesi gerekip gerekmediği konusunda değerli fikirlerinizi bekliyorum.
|
|
 |
|
 |
|
Şimdi asıl önemli olan husus şu; Yargıtay, mahkemenin bekletici mesele yapması üzerine daha önce verilen kararın Bozulmasına karar verir ise, ortada 3 tane dava olacak. Bu durumda işler karışacak.
(kırmızı yazıların tamamı yorumumdur)
|