Mesajı Okuyun
Old 24-04-2011, 12:24   #9
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın YILDIZ HUKUK,

Alıntı:
Yazan YILDIZ HUKUK
değerli meslektaşlar yanıtlarınız için teşekkür ederim.Bizzat, evvelce tedbir kararını veren mahkemenin hakimi ile görüşerek durumu netleştirdim.bilgi amaçlı buraya ya yazayım dedim.Tedbir için kesinleşme söz konusu değilmiş.Karar ile birlikte tedbirin de ortadan kalktıgını öğrendim.Kambiyo vasfını yitirmiş ve artık adi evrak olmuş olsa bile malesef ki TTK na göre elimde ki senetlerde 3 yıllık zamanaşımı süresi işleyecek ve BK. hükümleri uygulanmayacak.yapılacak en doğru işlem bundan sonra alacak davası açmak sanırım.zira borçlunun bugüne kadar ki itirazlarında imza inkarı hiç olmadı.umarım sonuç lehimize olur.yardımlarınız için tekrar teşekkür ederim.

Müvekkilinizin ciro ile senet hamili mi; senedin lehdarı mı olduğunu belirtmemişmisiniz;

Karşı taraf/borçlunun keşideci olduğunun kabulü ile:

1- Şayet müvekkiliniz ciro ile senet hamili ise: TTK m.690'da TTK m.644'e atıf yapılmamış ise de; TTK m.644 hükmü bonolar için de geçerlidir *:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=3198

Böylece:
TTK m.644: "Keşideci ve poliçeyi kabul etmiş olan muhatap, (Müruruzaman sebebiyle veya senede dayanan hakların muhafazası için kanun hükmünce yapılması gerekli muamelelerin ihmal edilmiş bulunması dolayısiyle poliçeden doğan borçları düşmüş olsa bile) hamilin zararına ve sebepsiz olarak iktisabetmiş oldukları meblağ nispetinde ona karşı borçlu kalırlar..."

Bu davada (BK m.66) 1 yıllık zamanaşımı süresi söz konusudur:
http://www.turkhukuksitesi.com/showp...97&postcount=7

2- Şayet müvekkiliniz lehdar ise: Zamanaşımına uğramış bono, lehdar ile keşideci arasındaki temel ilişki bakımından yazılı delil başlangıcıdır (HUMK m.292/2: "Mukaddimei beyyine müddeabihin tamamen sübutuna kafi olmamakla beraber bunun vukuuna delalet eden ve aleyhine ibraz edilmiş olan taraf canibinden verilen evrak ve vesaiktir.). İkame edeceğiniz davada müvekkilinizin, keşideci ile aralarındaki, iddia ettiği temel ilişkiyi ispatla mükellef olan da müvekkilinizdir.

* Bu boşluk 6102 sayılı TTK'da tamamlanmıştır:
6102 S.K. m.778: "Bononun niteliğine aykırı düşmedikçe;
...d) Ödememe hâlinde başvurma haklarına dair 713 ilâ 727 ve 729 ilâ 732,

...maddeler hükümleri bonolar hakkında da geçerlidir."

6102 S.K. m.732: "(1) Zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.

(2) Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem, muhataba, yerleşim yerli bir poliçeyi ödeyecek olan kimseye ve düzenleyen, poliçeyi başka bir kişi veya ticari işletme hesabına düzenlemiş olduğu takdirde o kişiye veya ticari işletmeye karşı da ileri sürülebilir.

(3) Poliçeden doğan borcu düşmüş olan cirantaya karşı böyle bir istem ileri sürülemez.

(4) Zamanaşımı süresi, poliçenin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır; ispat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene aittir."



Saygılar...