T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/823
K. 2010/10391
T. 28.9.2010
6762/m. 7 , 818/m. 487
ÖZET : Davacı vekili, Genel ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine, sözleşmenin kefili davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava konusu, kredi sözleşmesi ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesi olup, aksi kararlaştırılmadıkça TTK.nun 7. maddesi uyarınca bu tür sözleşmelere kefil olanın kefaleti BK.nun 487. maddesinde öngörülen müteselsil kefalet hükümlerine tabidir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
DAVA : Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : Davacı vekili, Genel ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine, sözleşmenin kefili davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, kefil olduğu miktarın 24.000 TL olduğunu, bu kısmın ödendiğini, daha sonra yapılan limit artırımına onayının bulunmadığını duruşmada belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesinde asıl borçlunun Gürhan müşterek borçlu ve müteselsil kefillerin Ahmet ve Hatice olduğu, kefil olunan miktarın 24.000 TL bulunduğu, asıl kredi borçlusu Gürhan'dan borcun tahsili gerektiği halde doğrudan davalı hakkında takip yapılması nedeniyle davalı borçlunun yaptığı takibe itirazın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu, kredi sözleşmesi ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesi olup, aksi kararlaştırılmadıkça TTK.nun 7. maddesi uyarınca bu tür sözleşmelere kefil olanın kefaleti BK.nun 487. maddesinde öngörülen müteselsil kefalet hükümlerine tabidir. Mahkemece bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde reddine, 28.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(Kaynak:
www.kazanci.com/cgi-bin/ara.cgi)