Sanırım bunu davacı avukatı ve mahkeme hakimi hariç herkes bu şekilde düşünüyor. İlk celsede belirttiğiniz hususu üstüne basa basa hem yazılı hem sözlü beyanlarımızda belirttik. Hakime, icra dosyasınının fotokopisini sunmak istediğimizde icra müdürlüğünden aslını getiririm deyip reddetti, 3 ay sonraya celse günü verdi, geçen hafta duruşmaya girdik, baktık ki yanlış dosya gelmiş ve bunu hakim bizim ikazlarımız ile o gün farketti ! Kısaca dosyaya önceden çalışma gibi bir derdi/vakti olmadığından boşa gitti 3 ay. Ve bizim ısrar ile İİK md.5 hatırlatmamız ve dosyada bir tek davacı firmanın adının olmadığına dair beyanlarımıza rağmen husumet yönünden bizim için karara bağlayamadı ve adalaet bakanlığı ile icra müdürünü davaya katmak üzere davaya ihbarına karar verdi.
Sonraki celse doğru dosya gelir ise durum ortaya çıkacak lakin davacı vekilinin kusursuz sorumlu olacağımıza dair Yargıtay İçtihatları olduğundan bahsetmesi kafamı karıştırdı. Afedersiniz ama sorumsuzun biri yanlış bir işlem yapıyor diye ben nasıl sorumlu tutulacağım hukuk bilgim yetmiyor bunu anlamaya. İşin kötü tarafı tazminat tutarı temyiz tutarının altında kaldığından karar kesin karar olacak. Ve bu hakimin gidişatına bakar isek hiçte hayırlı bir sonuç olmayacak gibi.

)