Mesajı Okuyun
Old 01-03-2011, 13:47   #5
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Öncelikle bir hususu açıklığa kavuşturmakta fayda var. Meslektaşlar arasında yanlış bilgi sahibi arkadaşlar, müvekkil yönlendirmesi ile yanlış hasımlara, yanlış davalar açabiliyor. Bu da karşı vekalet olarak müvekkiline dönüş yapıyor.

İş sözleşmesinin varlığının kabul edilmesi için, iş görme, bağlılık ve ücret unsurlarının varlığı gereklidir. Toprak sahibine davanızı yöneltemezsiniz çünkü toprak sahibi ile işçi arasında bu unsurlar olmadığı gibi, işçi çalıştıran alt işveren ile de toprak sahibi arasında bir asıl işveren alt işveren ilişkisi yoktur.

Diğer taraftan arsa sahibi, müteahhit ve inşaatı yapan kişiler farklı ise her halikarda bir asıl işveren alt işveren ilişkisi kuramazsınız. İhale eden asıl işveren olarak nitelendirilemez. Asıl işveren dediğiniz kişi veya kuruluşunda aynı zamanda bir işveren olması ve o işte işçi çalıştırması gerekmektedir. Somut olayda varsayalım müteaahhit ve arsa sahibi toprak üzerinde bir konut yapmak için eser sözleşmesi yapmış olsun. Müteaahhit de bu sözleşmedeki şekil ve şartlarda bir inşaatı yaptırmak için bir başka kişi veya şirket ile anlaşmış ve kendisi işçi çalıştırmamış ise burada müteahhit ile inşaatı yapan kişi veya şirket çalışanları arasında asıl işveren alt işveren ilişkisinden doğan bir ilişki kuramazsınız. Bu nedenle öncelikle C kimdir, A ile B arasında nasıl bir ilişki vardır, B ve C arasında bir ilişki var mıdır, bunları tespit etmeniz gerekmektedir.