Alıntı: Yazan dogukansavas Merhaba; Olayımızda vergi dairesinde şöför olarak çalışan A, istifa ederek görevinden ayrılıyor. Bu durumdan haberdar olmayan A'nın komşusu B,A'ya "Pazartesi günü izinli olup olmadığını soruyor" ve "izinli olmadığı" cevabını alınca, "hazır daireye gitmişken benim vergi ödememi de yap" diyerek 5.000 TL veriyor. A Pazartesi günü vergi dairesine gidiyor ve vergi dairesindeki vezenedar arkadaşı C ile konuşuyor. C'nin 2.500 TL alması karşılığında, C ve A birlikte B'nin vergi borcunun tahsil edildiğine dair bir ödeme makbuzu düzenliyorlar. Şimdi olayımızda A açısında kesin olarak dolandırıcılık hükümleri mevcut. Fakat C için kafam karışık. C'ye A ile birlikte faillik mi demem lazım, yoksa irtikap mı? Bu durumda iki farklı suç için iştirak hükümlerini nasıl çalıştıracağız? Yahut aslında A ile C arasında bir rüşvet suçunun mu oluştuğunu söylemek lazım?

Değerli meslektaşım, her iki failin nitelikli dolandırıcılık suçundan (olaya göre TCK.m.158/1-d,e ve 158/2) TCK.m.37 uyarınca sorumlu olduğunu; ayrıca A'nın TCK.m.204/1'den, C'nin m.204/2'den sorumlu olduğunu, irtikap suçunun unsurlarının olayda oluşmadığını düşünüyorum. Saygılar.