01-02-2011, 13:15
|
#20
|
|
Avukatlık ücreti işin tamalanması ile değil; işin başlaması ile de doğabilir...
Azlin haklı olup olmamasının temel maddesi Avukatlık Kanunun 34. maddesidir:
"Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler."
Meseleye bu madde açısından bakarsak; avukat iş sahibine karşı kusurlu eylemi ile bir zarara uğratmamıştır.
Yargıtay bir kararında şöyle ifade etmiştir.
"Haklı olarak görevinden alındığı halde, kötüniyetli olmayan ve görevinden alınmasına neden olan davranışı vekil edene zarar vermeyen avukatın, vekillik etme görevinden alınma anına kadarki emeği ve bilgisinden vekil edenin karşılıksız olarak yararlandığı gözönünde bulundurularak bu emeğe karşılık olmak üzere hakkaniyete uygun bir vekillik ücretinin ödenmesi gerekir."
Not: Bu kararın özetini hazırladığım makale için not almışım ancak esas ve karar numarasını eklemişim, bulduğumda eklenecektir.
Bununla beraber, bakılması gereken diğer yasa maddesi Avukatlık Kanunun 174. maddesidir:
"Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez."
Meselede avukatın ihmali ve kusurunu ben göremedim, memur olacağını müvekkile bildirmemesi sonuç açısından ne kadar ihmaldir tartışılır.
Sonuç olarak, kanaatimce, avukat ücrete hak kazanmış olup, azil konusuz kalmıştır.
Kolay Gelsin....
|