22-12-2010, 09:59
|
#2
|
|
Sayın Av.EA;
Müvekkilinizin eşi ortak konutu, birlikte yaşayabilecekleri bir ortam olmaktan çıkarmış görünüyor. Kısacası müvekkiliniz, eşi izin verse dahi aynı çatı altında eşiyle bir arada yaşayabilecek durumda görünmüyor. Zira gerek kendisi, gerekse 9 yaşındaki çocukları zarar görebilir. Bu durumda 4320 sayılı Ailenin Korunması Hakkında Kanun uyarınca gerekli tedbirlerin alınması için Aile Mahkemesi’ne başvurulabilir.
Velayet durumuna gelince, Türk Medeni Kanunu’nun ‘Velayetin kapsamı’ başlıklı 339/1 düzenlemesine göre; "Ana ve baba, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları alır ve uygularlar…” denmektedir. Boşanma durumunda mahkeme, tümüyle çocuğun menfaatlerini ön planda değerlendirecek ve çocuğun fiziksel ve psikolojik gelişimine olumsuz etki edebilecek her tür ortamın çocuğun yararına olmadığı sonucuna vardığında da velayet hususunu bu hassasiyet içerisinde değerlendirecektir.
Sorunuzda belirttiğiniz “sadakatsizlik” şimdilik bir iddiadan ibarettir. Boşanma konusunda delil olarak karşı tarafça ileri sürülebilir ancak velayete ilişkin mahkemede kanaat uyandırma noktasında belirleyici bir rol oynamayacaktır velev ki çocuğun menfaatleri hilafına bir durum olsun.
Saygılarımla..
|