|
|
|
|
|
|
Müvekkil, bir tanıdığı ile karpuz-kavun vs satışı için adi ortaklık kuruyor. Yazılı bir sözleşme yapıyorlar. Sözleşmeye göre Müvekkil 2.500 TL sermaye koyuyor, karşı taraf emeğini koyuyor. Sermayenin karşı tarafa ödendiği yazılmış. Sözleşmenin imzalanmasından kısa süre sonra, bir başka meseleden ötürü araları açılıyor ve adi ortaklık karşılıklı anlaşmayla sona erdiliyor. Müvekkil, ödediği sermayeyi isteyince bunun yarısı kendisine ödeniyor. Geriye kalan ödenmiyor ve ödenmek de istenmiyor. Geri ödenen kısım için Müvekkilden belge alınmamış.
Şimdi, biz sermayenin geriye kalan yarısını talep edecez. Ancak adi sözleşmenin tarafların rızası ile sona erdirildiğini ve Müvekkilin koyduğu sermayenin Müvekkile iade edileceğine dair sözlü anlaşmayı ispatlamada sorun yaşarız.
Sorum şu; yukarıda bahsedildiği üzere koyduğumuz sermayenin iadesi için bir dava açtığımızda bu dava adi şirketin tasfiyesi kurallarına göre mi çözülür? Cevap evetse bunun somut olaya uygulaması nasıl olur?
Cevap veren olursa teşekkür ederim.
|
|
 |
|
 |
|
Sayın meslektaşım,
Yazılı sözleşme ancak yazılı bir başka sözleşme ile değiştirilebilir. Bu itibarla yazılı bir sözleşmenin aksini sözlü sözleşme ile değiştirmek mümkün değildir ki ispatı da mümkün olsun!
Yazılı "adi ortaklık sözleşmesi" mevcut olduğuna göre tasfiyesi de yine BK.520. madde ve devamı hükümler dairesinde olacaktır.
Ödeme hususunda ise senetle ispat kuralı esastır.