Sayın Konuk,
mahkemece başka yönde bir karar alınmadığı sürece, çocuğun velayeti, anne ve baba tarafından, ortaklaşa kullanılır. Babanın rızası olmadan çocuğu beraberinizde sığınma evine götürmeniz bile, polise gidip 'çocuğu kaçırdı' diye şikayet etmesinden de anlaşılacağı gibi, suçtur. Ama bu şikayetten korkmanıza gerek yok bence. Sizin bu durumda(şikayete karşı) yapmanız gereken en uygun şey, mahkemeye baş vurup çocuğun velayetinin size verilmesi için müracaat etmek olur bence.

Çocuğun pasaportunun sizde olup olmadığını, yahutta çocuğun sizin pasaportunuza kayıtlı olup olmadığını bilmiyorum. Eğer böyle bir durum söz konusu değilse, çocuğu sınırdan geçirmeniz zaten söz konusu olamaz. Çünkü pasaport olmadan çocuğu Almanya dışına çıkaramasınız. Pasaport almak için konsolosluk babasının imza vermesini, yahutta çocuğun velayet hakkının size verildiğine dair mahkeme kararı, ister.

Pasaportun var olduğunu farz edelim: Babanın rızası olmadan çocuğu Türkiye'ye götürmek suçtur. Zorluklarla karşılaşırsınız.

Mahkemeye baş vurup, eşinizin size şiddet uyguladığını kanıtlar ve çocuğun velayetinin size verilmesini isterseniz, mahkeme çocuğun velayetini büyük bir ihtimalle size verir.
Bilmeniz gereken nokta: Velayet hakkını bugünden yarına alamazsınız. Mahkemenin karar vermesi biraz uzun sürer; çünkü mahkeme karar vermeden önce gençlik dairesinden bir rapor ister ve çocuğun menfaatlerini korumak için bir kayyım tayin eder. Kayyımın ve gençlik dairesinin, gerekirse görevlendirilecek bir bilirkişinin vereceği raporlar çocuğun velayetinin size verilmesinin çocuğun menfaatine yararlı olacağı yönünde olursa, mahkeme velayet hakkını size verir.

Not: Eğer mahkemeye baş vurursanız mahkeme masraflarından çekinmeniz için bir sebep yok. Kazancınız yoksa, yahutta mahkeme masraflarını ödeyecek derecede değilse, mahkeme masraflarınız adli yardımdan karşılanır. Aynı durum eşiniz için'de söz konusu. Ama çalışıyorsa ve kazancı yüksekse mahkeme masraflarını kendi kesesinden ödemek zorundadır.

Saygılarımla