|
|
|
|
Değerli meslektaşlar, müvekkil 6 aylık evli, bu evliliği ailesi onaylamadığı için kaçmış kaçtıktan sonra nikahlanmış.Ancak müvekkil evliliği süresince eşi aşırı kıskançlığı,her gün içki içmesi,uyuşturucu kullanması,müvekkili dövmesi,ona iftira atması,hakeret etmesi,müvekkilin hastalığı ile ilgilenmemesi, evlilik birliğinin ihtiyaçalarını karşılamaması ,zorla ilişkiye girme,ters ilişki vs.ve bütün bu maddi olguları hiç kimseye söylememesi için tehdit, korkutma ya maruz kalmış. Müvekkilin eşinin tehdit ve korktumaları nedeniyle birde ailesinin onaylamadığı biriyle kaçarak evlendiğinden onalara karşı mahçubiyeti nedeniyle hiç kimsye birşey söylememiş bu arada yaşadığı tehdit ve korku ve stres nedeniyle 2aylık hamileliğini doktor kontrolunde zorunlu olarak sona erdirmek zorunda kalmış.
|
|
 |
|
 |
|
Sayın akrd61,
ortada aldatma(yanıltma) yoksa, saydığınız sebeplerden ne herbiri tek başına ne de hepsi toplu olarak, evliliğin iptali için yeterli sebeplerdir benim düşünceme göre. Medeni kanunun 149.cu maddesine denk düşen Alman ve İsviçre düzenlemeleri yanılma yerine kasıtlı olarak yanıltma kavramını kullanıyor. Saydığınız sebepleri evliliğin iptali için yeterli sebep olarak kabul edersek evliliklerin yarısının belki de daha fazlasının iptali gerekir bence.
Evliliğin iptali için açacağınız bir davanın red edileceği düşüncesindeyim.
Saygılarımla