Mesajı Okuyun
Old 12-11-2010, 11:11   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Nermet
Öncelikle teşekkür ederim.
Bir yanlışlık yok sayın meslektaşım. Şöyleki: aynen biz de sizin gibi düşündük, ve ekledik: Eğer müvekkilin kendi cari hesabında asıl borçlunun bir alacağı var ise ve biz bunu saklıyorsak İİK. 338 e göre şikeyet edilmesi gerekir. İcra memurunun böyle bir yetkisinin olmadığını ve yetki ve görev gaspı yaptığını, kendini hakim yerine koyduğunu da ekledik. Eğer yine de şüphe varsa tespit davası açılması gerektiğini - ki biz menfi tespit davası açtık ve kazandık- söyledik.
Tek dayanakları İİK 12. Ve husumetin asıl borçluya yöneltilmesi.
İşin aslı; "Muhtıra" başlığı altında karşı taraf vekilinin yazmış olduğu müzekkerenin, İcra Müdürünce okunmadan imzalanması. Haciz yapılabilirlik aşamasına gelinmesinde, yok hükmündeki 3 haciz ihbarnamesinin geçerliliğinin kabulü. Buradaki sorumluluk nedeniyle İcra müdürü aleyhine ne işlem yapılabilir? (İİK. 5 )
Asıl alacaklının tahsil ettiği para için nasıl bir savunma yoluna gidilebilir? ( ???)

Sayın meslektaşım,

İşlemin hatalı olduğu ve haksız tahislat yapıldığı konusunda sanıyorum bir ihtilaf söz konusu değil. İhtilaf, kimin sebepsiz zenginleştiği noktasındadır.

Benim kanaatime göre de, icra dairesinin tahsilat işlemi temelde ve özünde hatalı bile olsa şeklen (işlem şikayet yoluyla iptal ettirilmedikçe) geçerli bir işlem olarak görünmekte ve yine takip hukuku bakımından İİK.12. maddesi çerçevesinde, takip konusu alacak 3. kişi tarafından (borçlu lehine) ödenmiş görünmektedir.

Bu itibarla, alacaklının sebepsiz zenginleşmediği, çünkü tahsil edilen tutarın henüz iptal edilmemiş ve şeklen geçerli bir icra takibine bağlı ve bu manada sebepli olduğu açıktır. Alacak tahsil edilmiş, borç alacaklı bakımından sona ermiştir. Bu itibarla somut olayda alacaklının değil de borçlunun sebepsiz zenginleştiği kuşkusuzdur.

Bu noktada ben olsaydım öncelikle sebepsiz zenginleşme temelinde takip borçlusunu dava eder, bu davayı da olası tahsil imkansızlığı halinde sorumluluğuna (İİK.madde 5) mutlaka gidilmesi gerekecek (İcra müdürlüğünün kusurlu işlemi temelinde) Adalet Bakanlığı tüzel kişiliğine ihbar (HUMK.49) ederdim.