Mesajı Okuyun
Old 11-11-2010, 15:18   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Yavuz Şahin
Sayın Aydinho, ortada bir sözleşmeden doğan yükümlülüğü ihlali olacağını sanmıyorum. Zira bankadaki mevcut sözleşmede paranın hangi şartlar altında çekileceğine dair bir hüküm bulunmuyor.

Maddi tazminat davasından da korkacağını sanmıyorum. Karşı Taraf (Y) bana yar olmasın, sana da yar olmasın diye direniyor. Aralarındaki husumetten dolayı bir hayli kızgın.

Sayın Aladağ,
Ortada bir adi ortaklık olduğunu kabul edersek nasıl bir yol izlememi tavsiye edersiniz?

Cevaplarınız için ikinize de ayrı ayrı teşekkür ederim.

Sayın Şahin aşağıdaki linkte yer alan foruma sunduğum kararın ilgili bölümü şöyledir:

Alıntı:
Müşterek hesap bir tasarruf kaydını içermiyorsa ve hasap açtıranlar, hesaptaki parada tasarruf yetkisini birlikte veya münferiden kullanacaklarını belirtmeden hesap açtırmışlar ise, bu durumda bölünebilir hesaptan söz edilir ve somut olayın özelliklerine göre hesap sahiplerinin eşit oranda pay sahibi olduklarının kabulü gerekir

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=10853

Bence yol gösterici olabilir. Yargıtay murisin bankadaki parasının mirasçılar tarafından çekilmesi hususunda bazen "Misli eşyadır, bölünebilir. Bu nedenle hisse oranında ödeme yap" derken bazı kararlarında ise " müşterek mülkiyete geçilsin.Sonra ödensin" demektedir. Sizin kararı da "Misli eşyadır, ortaklığın giderilmesi davası açılamaz" gerekçesi ile bozmuş. Ama yol da göstermemiş.

Bence sunduğum kararla birlikte, hesabın yarısının tahsiline yönelik bir dava açın.