1986 yılında bekar olarak ölen bir kişi için mirasçılık belgesi çıkarmak için mahkemeden talepte bulunduk. Yapılan araştırmalar sonucunda murisin bir kardeşinin olduğu ve sağ olduğu anlaşıldı. Babası daha önce ölmüş. Annesinin kayıtları ise kapalı görünüyor. Annesi 1896 doğumlu. 1951 yılında Fatih ilçesinde kapalı kaydı bulunuyor. Ancak Fatih ilçesinin nüfus kütüğündeki sayfalar 137 sayfa yırtılmış. Nüfus ve vatandaşlık genel müdürlüğünden gelen yazıda ise kayıtlarının olmadığı anlaşılmıştır. Hakim bu durumda talebi reddedeceğini söyledi ancak şahit dinleyebilirim dedi. Bu kişiler Selanik göçmeni olduğundan bir türlü sonuca ulaşamadık. 80 yaşında bir kişi bu kişileri tanıdığını ancak akıbetlerinin ne olduğunu bilmediğini söylüyor. Bu halde ne yapabilirim. üçbuçuk yıldır bu işle uğraşıyorum. Bir türlü veraset ilamı çıkaramadım. Şahidin şahitliği nasıl olacaktır. Mirasçının annesinin ölü olduğunun anlaşılması halinde dava daha da uzayacak ve sadece kardeşi mirasçı olacaktır. Ancak sağ olduğunun anlaşılması halinde ise hem annesi hem de kardeşi mirasçı olacaktır. Fakat bu halde şahidin ifadeleri ne şekilde etkili olacaktır. Hakim başkaca bir araşatırma yapacak mıdır. Şahit en son 4 yıl önce Halkalıda annesini gördüğünü söylüyor fakat başka bir bilgisi de bulunmamaktadır. Ne yapmamı öneriyorsunuz. Benim açmış olduğum bir izaleyi şuyu davasında arsanın sadece 1/5'i ölen kişiye aittir. İzaleyi şuyu davası 4 yıldır ölen kişinin mirasçıları bulunamadığından davamız sonuçlanamamaktadır. Öeln kişinin nüfus kayıtlarına göre sağ görünen kardeşi zaten mirasçı olmaktadır, ancak annesi nüfus idaresi tarafından re'sen 1951 yılında Fatih ilçesine kaydedilmiştir. Fatih ilçesindeki kayıtların ise 137 sayfası yırtılmıştır. Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğünde ise bu kadar eski kayıtlardan İstanbul için sadece Zeytinurnu İlçesinin kayıtları mevcutmuş, diğer ilçeler açısından bu kadar eski tarihli bir arşivleri yokmuş, ancak tahmin ettiğiniz gibi Genel Müdürlük'ün gönderdiği cevap yazısı kayıtlarının bulunamadığı, ancak Mahkemenin tespiti olursa kayıtların bu tespite göre düznleneceiği yönünde işe yaramayan bir cevaptır. Elimde sadece ölen kişinin annesini görmüş olan ve Annesini tanıyan bir şahit olmakla birlişkte o da son 4 yıldır akıbetini bilmiyor. Zaten çok yaşlı olduğundan bu aşhidin de ne söylediği pek anlaşılamaıyor. Eğer bu şahit ben annesini 4 yıl önce gördüm hala yaşadığını tahmin ediyorum derse mahkeme başkaca bir husus araştırmak zorunda mıdır? Şahitin şahitliğ ne derecede etkili olur. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.saygılar.