Mesajı Okuyun
Old 25-10-2010, 00:13   #2
Av. Eugen Huber

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan canaz
Değerle Meslektaşlar
Esasen konuyla ilgili önceki yorumları okudum ancak, netice itibarıyla ve meselenin çözümüne ilişkin konuya kesinlik kazandırmadım. Bu nedenle tekrar sormak ihtiyacı hissettim.
Annenin önceki evliliği, davalı kocadan kaynaklanan tebligat meselesi yüzünden, 3-4 senelik bir yargılama safahatından sonra boşanma ile neticelenir. Ancak, boşanma davası neticelenip kesinleşmeden bu süreçte gayrıresmi olarak birlikte yaşadığı bir adamdan iki çocuk edinir. Doğum tarihleri itibarıyla çocuklar evlilik birliği içinde doğmuş göründüğünden ve biyolojik baba üzerine yazdıramadığından çocuklar için kimlik çıkartmaz. Fakat okul çağı geldiğinde mecburen önceki kocanın nüfusuna kaydedilerek çocuklar için cezalı olarak kimlik çıkartılır. Nüfus Müdürlüğü, önceki kocanın kayıtlı bilinen son adresine bildirimde bulunur. Cevap olumsuzdur.
Önceki kocanın boşanma davası sırasında dahi bulunamamış olması nedeniyle nesebin reddi davası açabılmesi mümküm görünmemektedir.
Bu durumda, anne veya biyolojik babanın izleyeceği yol ne olmalıdır?
Bu kişiler nesebin reddi davasını doğrudan açabilirler mi veya buna ilişkin kayyım atanmasını isteyebilirler mi?
Hak düşürücü süreler ne zamandan itibaren hesapyanmalıdır?
Değerli yorumlarınız için şimdiden teşekkürlür. Hepinize iyi çalışmalar.

Sayın meslektaşım. Evlilik devam ederken veya sona ermesinden itibaren 300 gün içinde doğan çocuğun babası kocadır. Buna "babalık karinesi" denir. Burada soybağının (nesebin) reddi davasını öncelikle koca açabilir. Siz , kocaya ulaşılamadığını yazmışsınız. Ancak bu davayı, koca yanında çocuk da açabilir. (Anneye ise eski yasada olduğu gibi bu yasa da dava açma hakkı tanımamıştır.) Bunun yanında baba olduğunu iddia eden kişinin dava açma hakkı kısıtlıdır. Bunun için MK. 291 uyarınca dava açma süresi geçmeden koca ölmüş, gaipliğine karar verilmiş ya da sürekli olarak ayırd etme gücünü kaybetmişse, baba olduğunu iddia eden kişi de davayı açabilir.
Anlattıklarınızdan çıkan sonuç:
1. Baba olduğu iddia edilen kişinin bu davayı açma hakkı bulunmamaktadır. Zira koca hayattadır. Ancak gaip mi değil mi ben anlayamadım.
2. Geriye sadece çocuk kalıyor. Şu halde siz ergin olmayan bu çocuk için bir kayyım atanmasını isteyebilirsiniz. Atama kararınınkayyıma tebliğ edildiği tarihten itibaren 1 yıl ve herhalde çocuğun doğumundan itibaren 5 yıl içinde bu dava açılabilir. Dolayısıyla sizin küçüğün yaşı da önem kazanmakta. Eğer 5 yaşından büyük ise geriye tek bir ihtimal kalır: Çocuk, ergin olduktan itibaren 1 yıl içinde bu davayı kendisi açabilecektir. Yok eğer o da bu süreyi kaçırırsa yapacak bir şey kalmaz; kocanın öğrenmesi ve dava açması dışında.
Saygılarımla.