 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av.Oğuzhan Dayar |
 |
|
|
|
|
|
|
...Yargıtay 1. Hukuk Dairesi' nin
02.06.1981 Tarih
1981/5657 Esas
1981/7310 Karar sayıllı...
|
|
 |
|
 |
|
"Taraflar ana kızdır. Davacı 1310 doğumlu olup 03.02.1978 akit tarihinde 84 yaşındadır. Davalı kızı yanında yaşamını sürdürmektedir.
Takrir almak üzere tapu memurunun köye gelmesinden de anlaşılacağı üzere, davacının yaşı gereği bazı rahatsızlıkları varsa da bu hastalıkların özel bir bakıma gereksinmeyi gerektirdiği ileri sürülmemiştir.
Evladın, ana ve babasına gücünün yettiğince bakıp yardımda bulunması yasal zorunluk olmak bir yana uygar toplumlarda insancıl yönü ağır basan evrensel bir ahlak kuralıdır.
Olaya bu açıdan yaklaşıldığında davacının maliki bulunduğu 6 parça taşınmazın hepsini birden zaten birlikte oturduğu ve semerelerinden birlikte yararlandıkları muhakkak olan davalı kızına kesin satış yapmak suretiyle temlik etmesinin akla uygun bir nedeninin bulunması mümkün değildir.
Kaldı ki takriri alan tapu memuru dahil dinlenen tüm tanıklar birbirini doğrulayıp tamamlayan ifadelerinde akit sırasında davacının, kızının kendisini ölünceye kadar bakıp gözeteceğini söylediğini bildirmişlerdir. Yine davacı, tapuda satış değerinin düşük gösterildiği gibi satış karşılığı kendisine hiç bir ödemede bulunulmadığını iddia etmektedir.
Davada ehliyetsizlik ve sahtecilik iddialarının varlığı gerçekleşmemişse de; hata ve hile iddiası yönünden dosyanın içeriği dava konusu taşınmazları davacının herhalde kesin satış suretiyle değil, ancak ölünceye kadar bakıp gözetme koşulu ile davalıya temlikini amaçladığının kabulüne elverişli durumdadır.
Bu itibarla taşınmazların temlik tarihindeki gerçek değerleri tespit edilip, tapuda gösterilen satış bedeli ile karşılaştırılması, tarafların özel durumları ve olayın özellikleri gözönünde tutularak, tüm delillerin insancıl ve gerçekci sınırlar içinde değerlendirilmesi, hatta karinelere bile yer verilerek bunlara güç kazandırılması suretiyle varılacak sonuca göre bir hüküm kurulmak gerekir.
SONUÇ : Hal böyle olunca mahkemece açıklanan ilkeler doğrultusunda bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın hata ve hile iddiası yönünden tamamen yüzeysel bir soruşturma sonucu yargıya varılarak yazılı olduğu üzere davanın reddedilmesi isabetsizdir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi uyarınca açıklanan nedenle ( BOZULMASINA ), oybirliği ile karar verildi."
Saygılar...