24-08-2010, 10:22
|
#32
|
|
Sn Aladağ;
Düşüncelerinizi anlıyorum ve katılıyorum. Sözüm sizi hedef almıyordu. Sn. Gemici'nin eleştirisi ile birleştirirsek bence hiç bir baronun bu şahsı kabul etmemesi gerekirdi. Daha da ileri giderek şunu da söylemiştim. Hiç bir emekli hakim ve savcının avukatlık yapmaması gerek.
Başka bir baronun kabul etmiş olması Ankara barosunun kararının yanlışlığını göstermez. Bence kabul eden baro yanlış yapmıştır. Avukatlık Kanunu 5. Md. c fıkrası bu kabule engeldir.
Yukarıda yaptığım şaka herhangi bir kişiye yönelik değildir. Ben burada tartışan hiçbir arkadaşımızın sözü geçen ve eleştiriye konu olan davranışları onayladığını düşünmüyorum. Şaka sadece eşitlik adına birşeyleri savunurken bazı doğrulardan vazgeçilmesi konusundaki tezatı ortaya koymak için yapılmıştır.
Özetle:
Sn. Gemicinin ifade ettiği gibi herkes avukatlığa kabul edilmiyor. Açık örneği de tartıştığımız olay. Bence Ankara Barosu'nun kararı doğrudur. Kabul eden baro yanlış yapmıştır. Ama eşitlik ilkesi uğruna meslek ilkelerimizden vazgeçmeyi doğru görmüyorum.
Şimdi bir baro bu insanı avukatlığa kabul etti diye bütün baroların bu tür insanları avukatlığa kabul etmesi gerektiğini mi savunacağız? Ben bütün baroların bu tür insanların avukatlığa başvurusunun reddetmesi gerektiği kanısındayım.
Hepimizin bildiği bir deyim vardır. "Kötü örnek, örnek değildir." Bence buradaki kötü örnek red kararı değil, kabul kararıdır.
Saygılar.
|