Mesajı Okuyun
Old 19-08-2010, 14:37   #3
avturgayk

 
Varsayılan İstenen Cevap

Sayın Meslektaşım , müvekkil ile aramızda akdettiğimiz ücret sözleşmesinde
İŞİN KONUSU BAŞLIĞI ALTINDA YAZAN AYNEN ŞÖYLEDİR;
".. İŞE İADE DAVASI VE KIDEM VE İHBAR TAZMİMATLARININ TAHSİLİ
ÜCRET KISMINDA İSE AYNEN ŞÖYLE YAZMAKTADIR.
".. Dava sonunda işverenden gelen ibraname ve hesap dökümünün %20 si ( kıdem ve ihbar vs. alacaklar ile işe iadeden kaynaklanan tazminatlar dahil olarak )
şeklindedir. müvekkilin kendi hesabına tüm tazminat toplamları aktarılınca avukatlık ücretimi ödemediği gibi yaptığım icra takibine haksız itiraz edip işe iade davası tespit davası niteliğinde deyip, matbu vekalet ücretinden sorumlu olduğunu iddia etmiştir. ancak kıdem,ihbar ancak işe iade davası sonuçlanıp , işveren tarafından yasal sürede işe başlatma ihtarına cevap verilmeyip 1 ayın sonunda iş akdinin feshi kesinleşmiş olup bu durumda kıdem ve ihbar tazminat alacağı muaccel olduğundan , dava yoluna gidilmeden işveren ile yapılan yazılı sulh ile müvekkilin tüm kıdem ihbar ve işe iade tazminatları tahsil edildi. yani kazanılan davanın değeri belli , ibraname de kıdem -ihbar ve işe iade tazminatları ayrı ayrı hesap edilmiş ve toplam üzerinden işveren vekil olarak tarafımca ibra edilmiştir. Sorun işveren tarafından ibraname de iş bu bedelin avukatın hesabı da belirtilmek kaydı ile yatırılacağı yazılı olduğu halde işveren vekilinin ne yazık ki kötü niyeti nedeni ile para vekil olarak benim hesabıma değil işçinin hesabına yatırıldı. benim hesabıma yatsa idi vekalet ücretini mahsup etme hakkım olduğu için sorun yaşanmayacaktı. ibraname de tüm hakların toplamı miktar olarak 84.000,TL diye açıkça da belirtilmiştir.Ücret sözleşmesi gereğince de %20 avukatlık ücretine hak kazandığımı düşündüğüm için alacak davası açmak zorunda kaldı. Bu konuda fikri olan meslektaşlarımın görüşlerini benimle paylaşmasını isterim. teşekkür ederim tüm arkadaşlara. saygılarımla .