|
“…Fesih bildirimi, bozucu yenilik doğuran bir hak olup, muhatabına ulaştığı anda sonuç doğurur. Sözleşmenin önel verilmek suretiyle feshedileceği bir kez bildirildikten sonra, artık bu bildirimden dönülerek daha önceki bir tarihte sözleşmenin feshedildiği ve o tarihe kadarki ücretinin ödendiği ileri sürülerek bakiye süre için ihbar tazminatı ödeme olanağı yoktur…” YHGK, 25.5.1991, 9-338/426
T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1988/9-378
K. 1988/715
T. 21.9.1988
• İŞÇİYE SÖZLEŞMESİNİN YENİLENMEYECEĞİNİN BİLDİRİLMESİ ( Fesih İradesinin Açıklanması-Kıdem Tazminatı )
• FESİH İRADESİNİN AÇIKLANMASI ( Sözleşmenin Yenilenmeyeceğinin Bildirilmiş Olması-Kıdem Tazminatı )
• KIDEM TAZMİNATI ( Fesih İradesinin Karşı Tarafa Açıklanması )
1475/m.13
ÖZET : Hizmet aktinin feshi, bozucu yenilik doğuran bir işlem olup, bu yöndeki iradenin karşı tarafa açıklanması ile hukuki sonuç doğurur.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İş Mahkemesi'nce davanın reddine dair verilen 11.12.1987 gün ve 1987/460-603 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 15.2.1988 gün ve 1987/12212 E. 1988/1230 K. sayılı ilamı ile; ( ... Hizmet akdinin feshi, bozucu yenilik doğuran bir işlem olup, bu yöndeki iradenin karşı tarafa açıklanması ile hukuki sonuçlarını hasıl eder. Olayda, Davacının davalıya ait özel okulda stajyer öğretmen olarak çalıştırıldıktan sonra, stajyerliğinin tamamlanması üzerine aralarında yaptıkları 25.4.1987 tarihli sözleşmeye göre, 1.5.1987 ile 31.5.1988 arasında öğretmen olarak çalıştırılması kararlaştırılmış; fakat işveren davacıya gönderdiği 28.7.1987 T. yazıda okuldaki müzik öğretmenliği kadrosundaki şişkinlik nedeniyle sözleşmenin 1987/1988 yılı için yenilenmeyeceğini bildirmiş davacı da buna karşılık hizmet akdinin bu suretle feshedilmiş olduğunu ileri sürerek çektiği ihtarnamede akdi ve kanuni tazminatlarını istemiştir.
Buradaki sözleşmenin yenilenmeyeceğini sözlerini iş akdinin feshi iradesinin açıklanması şeklinde kabul etmek gerekir. Davalının sonradan bu yazının zuhule müstenit olduğunu sözleşmenin 31.5.1988 tarihine kadar devam edeceğini bildirmiş olması, bu hukuki durumu değiştirmez. Böyle olunca gerçekleşecek olan kıdem tazminatının hüküm altına alınması icabeder. Sözleşmedeki tazminat ve manevi tazminat istekleri yönünden de gerekli inceleme ve değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 21.9.1988 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
yarx
|