Sayın meslektaşlarım, müvekkilim tarafından iki meslektaşımızla müşterek bir avukatlık ücret sözleşmesi tanzim edilmiştir. Tanzim edilen avukatlık ücret sözleşmesi gereği müvekkilim meslektaşlarımıza aylık avukatlık ücreti ödeyecek, meslektaşlarımızda müvekkil ile ilgili davaları takip edecektir.
Avukatlık sözleşmesi düzenlenmesi akabinde müvekkilim tarafından açılmış bulunan menfi tespit konulu bir dava , meslektaşlarımızca takip edilmiş ve neticelenmiştir. Ancak Mahkeme kararı kesinleşmeden , müvekkilim ile vekillerden biri arasında özel bir sorun yaşanmış , yaşanılan sorun nedeni ile müvekkilim bu vekil ile vekalet ilişkisini sonlandırmış, azilname gönderilmiş ve tebliğ edilmiştir. Daha sonra ki tarihler de
azledilen meslektaşımız müvekkilim aleyhine , neticelenen bu dosya ile ilgili müvekkil avukatlık ücreti ve mahkeme avukatlık ücretini talep eden bir alacak davası açmıştır. Bu alacak davasında ise , müvekkil tarafından aylık avukatlık ücreti ödenmiş olduğundan dava ile ilgili olarak müvekkil avukatlık ücretine hak kazanılmadığı , ancak mahmesince hüküm altına alınan mahkeme vekalet ücretine hak kazanıldığına dair kanaat oluşturularak, dava açan meslektaşımıza mahkeme vekalet ücretinin ödenmesine karar verilmiştir. Karar henüz yazılmamıştır. bu arada tarafımız , diğer avukat meslektaşımızın bahse konu ilamda yer alan mahkeme vekalet ücretini icra takibine koyduğunu ve tahsil etmiş olduğunu öğrendik.
Şuan bir tavzih dilekçesi vermeyi düşünmekteyim. Temyiz işlemleri de yapılacak gerekir ise . Ancak sizlere sormak istediğim sual ise şudur sayın meslektaşlarım,
müvekkil aleyhinde açılmış bulunan alacak davasında hükmedilen mahkeme vekalet ücretinin diğer vekil tarafından tahsil edilmiş olması , davayı konusuz bırakıp reddine karar verilmesi için yeterlimidir? Bu yönde yapılacak tavzih müracaatının bir faydası olabilirmi? Fikirlerinizi ve benzer içtihat örneklerini paylaşırsanız çok sevinirim. Saygılar