|
Belirli bir meblağın kayıtsız ve şartsız ödeneceği taahhüdünün varlığı bononun zorunlu unsurlarından biridir.
Öngörülen bedel, ülke (Türk) parası olabileceği gibi yabancı para (döviz) da olabilir.
Yargıtay, senet bedelinin yabancı bir para olarak gösterilmesinin bono niteliğini etkilemeyeceğini kabul etmiştir. 12.HD.,11.12.1987, 1050/12928 (YKD., C.XIV, S.6, s.806).
Eğer bedel yabancı para olarak belirlenmiş ise ve "aynen ödeme" şartı konulmamışsa, borçlu isterse yabancı para üzerinden borcunu öder, isterse yabancı parayı bir hesap birimi olarak kullanır, karşılığı TL olarak öder (TK.m.623).
12. HD., 25.03.2986, 9980/3252: Bonoda rakamla ifade edilen bedel miktarında sonradan yapılan bir değişiklik veya düzeltme, ancak borçlu tarafından ayrıca bu değişikliğin imzalanması halinde geçerli olur.
Bono bedeli hem yazı ile hem de rakamla yazılmış olup da, iki bedel arasında farklılık bulunursa, yazı ile gösterilen bedele itibar olunur (TK.m.588/I).
Eğer bono üzerindeki miktar (bedel), sadece yazı ile veya sadece rakamla birden fazla yazılmış olup da bu miktarlar arasında farklılık olursa, en az olanına itibar edilir (TK.m.588/II).
Bu açıklamalar ışığında sorunuza gelince, öncelikle bilinmelidir ki, bonoda meblağ olarak yazılan değerin herkeçse kolaylıkla anlaşılabilir bir açıklıkta olması gerekir.
Tanzim yeri ve keşide yerine ilişkin bazı yer kısaltmalarının belirlilik ilkesine aykırılığı yönünde ortaya konan içtihadı birleştirme kararı da bu tür belirsiz bir meblağın kabul edilemeyeceğini gösterir.
Örnek olarak, 150 milyon veya 1000 dolar gibi alternatifli bedel yazılması kabul edilmemektedir.
Buna karşılık, “1000 dolar ya da karşılığı Türk lirası” şeklinde yazılan bir bedelin şekle uygun sayılması gerektiği kabul edilmektedir.
|