Alıntı: Yazan Av.Özgür KARABULUT Şu durumda, en yakın yasal mirasçılar tarafından reddedilmiş ve İİK'nın iflasın tasfiyesi hükümlerine göre tasfiye halinde bulunan bir mirası, mirasçılardan biri kabul ederse tasfiye durur ise bu "mirasçılardan biri", 612. maddedeki mirası reddeden "en yakın yasal mirasçılardan biri" olarak anlaşılabilir mi? Ya da ben maddeler arasında yanlış bir bağlantı mı kurdum?

Doğru bağlantı kurmuşsunuz: MK 612'ye göre En yakın mirasçıların tamamı tarafından reddedilen miras tasfiye edilir.Sonraki mirasçılara geçmez. Bu nedenle tasfiye aşamasında ancak en yakın mirasçılardan biri tarafından miras kabul edilebilir. Ancak:

MK 614.maddesine göre "en yakın mirasçılar tarafından" miras "sonradan gelen mirasçılar lehine ret" edilmişse sonraki mirasçılar mirası kabul etmeyerek reddetmiş sayılmışsa ama aradan zaman geçince tasfiye aşamasında "sonradan gelen mirasçılardan biri" teminatı ödeyerek mirası kabul edeceğini beyan etmişse bence "en yakın mirasçı" olmamasına bakılmamalı. Tasfiyeye son verilmeli. Böylelikle en yakın mirasçının sonradan gelen mirasçılar lehine ret iradesine saygı gösterilmeli. Böylelikle borçların ödenmesi de mümkün olur. Böylelikle murisin alacaklıları mağdur olmaz.

Özetle:
- MK 612'ye göre reddedilmişse tasfiye aşamasında en yakın mirasçı olmak gerekir.
- MK 614'e göre reddedilmişse tasfiye aşamasında en yakın mirasçı olmak gerekmez.
diye düşünüyorum.

Uygulama nasıldır bilmiyorum.