Mesajı Okuyun
Old 07-05-2010, 08:22   #3
Adli Tip

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Adli Tip
2- İşsizlik ödeneği için siz yine de süresi içinde Kuruma başvurunuzu yapın derim.



9 HD E. 2007/30884, K. 2008/29541, T. 30.10.2008

DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, izin ücreti, fazla mesai alacağı, işsizlik sigorta alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ö.Faruk Tüfek tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
KARAR : 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık işsizlik ödeneğinden davalı işverenin sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanununa göre yasada aranan koşulların mevcut olması halinde işsizlik tazminatından İş kur sorumludur. İşçi işsizlik sigortası isteme koşullarını yerine getirmesine rağmen işverenin haksız eylemi ile bu ödeneği İş Kur’dan alamaması halinde işverenin kusurundan doğan zararı tazminat olarak işverenden isteyebilir. Kanununun 51. maddesinde işsizlik sigortasından faydalanma şartları belirlenmiştir. Aynı yasanın 48. maddesinde ise, “Sigortalı işsizin, bu maddede belirtilen ödeme ve hizmetlerden yararlanabilmesi için işten ayrılma bildirgesi ile birlikte hizmet akdinin feshedildiği tarihi izleyen günden itibaren otuz gün içinde Kuruma doğrudan başvurması gerekir. Mücbir sebepler dışında, başvuruda gecikilen süre işsizlik ödeneği almaya hak kazanılan toplam süreden düşülür” kuralına yer verilmiştir. Görüldüğü üzere, işsizlik sigortasından faydalanabilmek için işçinin, işten ayrılma tarihinden itibaren bir ay içinde işçinin kuruma başvurması şarttır. Davacı yasanın 51. maddesindeki koşullara sahip olduğunu İş Kur’a usulünce başvurulduğunu, işverenin eylemi nedeni ile işsizlik sigortası alamadığını, ileri sürüp kanıtlamalıdır. Davacının işsizlik sigortasından yararlanmak için Türkiye İş kurumuna başvurup başvurmadığı, başvurmuş ise, red sebebi sorulmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik soruşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi


Alıntı:
Yazan Adli Tip
3- Fesih sırasında müvekkilinizin kişilik haklarına haksız bir saldırı yapılmış ise, manevi tazminat istemenizde hiçbir mahsur yok.


9. HD E. 2007/41164, K. 2009/8092, T. 26.03.2009

DAVA: Davacı, ihbar, kıdem manevi tazminatı, vergi iadesi, izin ücreti ile ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi S.Özmen tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacıya, davalı işveren vekili tarafından etkili eylemde bulunulduğu tartışmasızdır. Sözü edilen eylem tek başına BK 49. madde uyarınca kişilik hakkına saldırı olup manevi tazminatı gerektirir. Mahkemece feshin haksızlığının kabulü de bu olguyu doğrulamaktadır. Hiç bir gerekçe işçinin dövülmesini haklı kılmaz, işçinin yalnız maddi varlığı değil manevi varlığı da yasalarca koruma altındadır.
Mahkeme manevi tazminat isteğinin gerekçesiz reddi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.3.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.