1.) Avukatlık sözleşmesi bir vekalet sözleşmesidir. Şekle bağlı değildir.

2.) İş sahibinin vekaletname çıkartmış olması işin takibi için tek başına avukata sorumluluk yüklemez. Avukatın sorumlu tutulabelmesi için iş sahibinin avukata işle ilgili talimat vermiş olması ve giderleri ödemesi gerekir. (Avukatlık Kanunu Madde 174/3: "Anlaşmaya göre avukata peşin verilmesi gereken ücret ödenmezse, avukat işe başlamakla zorunlu değildir. Bu sebeple doğabilecek her türlü sorumluluk iş sahibinindir. Yazılı sözleşmedeki diğer ödeme şartlarının yerine getirilmemesinden dolayı avukat işi takip etmek ve sonucunu elde etmekten mahrum kalırsa sorumluluk bakımından aynı hüküm uygulanır.")

3.) Yukarıdaki kanun hükmünde "anlaşmaya göre" denildiğine göre ücretin ne kadarının peşin ödeneceğinin sözleşmeyle kararlaştırılmış olması gerekir. İspat kolaylığı bakımından bunun yazılı olmasında yarar vardır.

4.) Ücretin tamamının veya bir kısmının peşin ödeneceği kararlaştırılmamış ise avukat ücretinin ödenmediği gerekçesiyle işi takipten kaçınamaz. Aksi halde sorumlu olur. Çünkü aksi kararlaştırılmamış ise ücret işin tamamlanmasıyla muaccel hale gelir (Avukatlık Kanunu 171/1. HGK 23.3.1983 gün ve 1981/4-562 E, 1983/156)

(Yukarıdaki bir görüşe katılmıyorum: İş sahibirn vekaletnameyi çıkartmış ve avukatın hesabına para yatırmış ise bu husus vekalet akdinin kurulduğuna ve avukatın sorumluluğunun başladığına kanıt oluşturur. Bir kimsenin kendiliğinden avukatın hesabına para yatırması hayatın olağan akışına aykırıdır. Aksini ispat yükümlülüğü avukata aittir.)