Değerli meslektaşım,
Fıkra gibi traji-komik bir durum.
İdari yönden imamın suçlu bulunması hakkında yorum yapmamakla birlikte, 
Ceza Hukuku açısından değerlendirdiğimizde, İmamın namazı hızlı kıldırdığı için 
TCK m. 257 kapsamında görevi kötüye kullanma suçunun oluşup oluşmadığı tartışılabilinir. 
Ancak TCK m.257/2'de (2)  Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan haller dışında, görevinin  gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin  mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir  kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası  ile cezalandırılır.
Madde metninde ihmal veya gecikmeden söz edilmektedir. Eğer imamın  namazı hızlı kıldırması
 "görevinin gereklerinin yapılmasında ihmal" çerçevesinde değerlendirilirse ilgiili madde kapsamına girecektir. Çünkü  maddenin devamında kişilerin mağduriyetinden söz edilmiştir. Anladığım  kadarıyla da camii cemaati bayağı bi mağdur durumda 
Ancak ben yinede imamın namazı hızlı kıldırmasının görevi kötüye kullanma olarak değerlendirilemeyeceğini, bu bağlamda Cumhuriyet Savcılığına da böylesi bir başvuru yapılması halinde de takipsizlikle sonuçlanacağını düşünmekteyim.