11-03-2010, 23:13
|
#2
|
|
Burada söz konusu kesin sürenin verildiği duruşma tutanağını karşı tarafın vekiline tebliğ ettirmiş olsaydınız, o durumda duruşma tutanağının kendisine tebliğinden itibaren 10 gün içinde delil bildirmemiş olsa idi, o zaman bu hakkını kaybetmiş olurdu.
Mevcut durumda ise, bu şartlar gerçekleşmediğinden herhangi bir usuli eksiklik söz konusu değildir. Kaldı ki, davalı ya da vekilinin duruşmaya katılması zorunlu olmayıp, katılmadıklarına dair mazerette bildirmek zorunda değildirler
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim: HUMK'na göre davalı, cevap süresi içinde cevaplarını ve varsa delillerini bildirmek zorundadır. Ancak uygulamada genellikle ilk celsede taraflara delillerini bildrimek için süre verilmektedir. Yani sizin görüşünüz aslında doğru olmasına rağmen, uygulama aksi yöndedir.
|