 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan Av.Ali GÖKBAYRAK |
 |
|
|
|
|
|
|
İcra takibinde borçlu olarak kendisine ödeme emri tebliğ ettiğimiz şahıs, kollektif şirketteki hissesini şirketin bir diğer ortağına tüm aktif ve pasifleri ile birlikte devrettiği gerekçesiyle hakkındaki icra takibinin iptalini talep ediyor. Hem devir eden, hem de devir alan şirket ortağı, her ikisi de icra takip dosyasının borçlusu konumunda. Takibin iptali için açılan davada, icra takibine konu ilamda yazılı kıdem tazminatı alacağının, iş akdinin feshedildiği tarihte ödenmesi gerektiğinden bahisle, iş akdinin feshedildiği tarih itibariyle davacının (hissesini devreden) şirkette hissedar olduğunu ve şirketin kollektif şirket olması nedeniyle de borçtan şahsen sorumlu olduğunu söyleyebilir miyiz? Başka bir deyişle, alacağın muaccel olduğu tarihte kollektif şirket hissedarı olan şahsın, şirketteki hissesini devretmesinden sonra açılan dava nedeniyle hükmedilen alacaktan, bu şahıs sorumlu mudur?Yoksa hissesini devreden şahıs "ben davanın açıldığı tarihte hissemi tüm aktif ve pasifleriyle birlikte şirketin diğer ortağına devrettiğimden şirketle alakam kalmadı" diyerek borçtan kurtulabilir mi? Öte yandan hisse devrine ilişkin tasarrufun iptali davası bana pek mantıklı gelmiyor. Devir eden aleyhine yapılan icra takibi itiraz nedeniyle kesinleşmedi ve devir eden şahısla ilgili (adam malvarlığı itibariyle zengin olduğu için) geçici de olsa aciz belgesi almam imkansız. Ne derseniz?
|
|
 |
|
 |
|
(Pardon ilamlı takipti sanırım. Düzeltiyorum bu bölümü.) Borçlunun takibin iptali davasında cevaben, hisse devrinin muvazaalı olduğunu bu nedenle geçersiz olacağını İİK. nunun tasarrufun iptaline ilişkin maddesine de atıf yapmak suretiyle iddia etmenizi ve bu şekilde borçtan devredenin de sorumlu olacağını dile getirmenizi tavsiye ederim.