Mesajı Okuyun
Old 07-01-2010, 18:39   #2
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sayın BURCUAKYAR;

CEVAP 1- Borçlar Kanunu'nun 'ŞAHSİ MENFAATLERİN HALELDAR OLMASI' başlığı altında düzenlenen 49. maddesine göre; "Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namıyla bir miktar para ödenmesini dava edebilir. Hakim, manevi tazminatın miktarını tayin ederken, tarafların sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate alır. Hakim, bu tazminatın ödenmesi yerine, diğer bir tazmin sureti ikame veya ilave edebileceği gibi tecavüzü kınayan bir karar vermekle yetinebilir ve bu kararın basın yolu ile ilanına da hükmedebilir."
Bilgisayarda müvekkilinize ait önemli birçok bilginin mevcut olduğu gerçeği karşısında, bilgilerin yitip gitmesi halinde manen bir mağduriyet yaşanması ihtimali oldukça yüksek. Dolayısıyla, madde düzenlemesinde "şahsiyet hakkına hukuka aykırı şekilde tecavüz" şeklinde ifade edilen durumun somut olayda gerçekleşmiş olmasından hareketle manevi tazminat talebinde bulunabileceğiniz kanaatindeyim.

CEVAP 2- Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 23/1. maddesine göre; "Bu Kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılır. Tüketici mahkemelerinin yargı çevresi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. " Buradan hareketle manevi tazminat davasını Tüketici Mahkemesi'nde açabilirsiniz. Konuya ilişkin sunduğum yargıtay kararlarını da incelemenizi öneririm. Saygılarımla..

YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2003/2516 K. 2003/6572

• TAZMİNAT DAVASI ( Ayıplı Mal Satımından Kaynaklanan Uyuşmazlıklar )

• AYIPLI MAL ( Tüketicinin Korunması - Tüketici Mahkemelerinin Yetkisi )

• TÜKETİCİ MAHKEMELERİ ( Tüketicinin Korunması Yönündeki Tüm İhtilaflara Bakılacağı )

• TÜKETİCİ ( Taraflardan Birini Oluşturmasının Her Türlü Hukuki İlişkiyi Kapsaması )

• YETKİ ( Tüketici Mahkemesi - Taraflardan Birinin Tüketici Olması Halinde )

4077/m. 2, 23/1


ÖZET : Uyuşmazlık tüketici davacı ile satıcı davalı arasındaki ayıplı mal satımından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı belirtilmiş, kapsam başlıklı ikinci maddesinde de " bu kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü hukuki işlemi kapsar" sözleriyle anılan kanunun kapsamı belirtilmiştir.
DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR : Davacı, davalı şirketin bayisinden satın aldığı araçla kaza yaptığını, kaza sırasında hatalı üretilen hava yastığının içindeki kimyasal maddelerin ellerinde ağır yanık meydana getirdiğini ileri sürerek 30.000.000.000 Tl. manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, şirket merkezinin Şişli olması nedeniyle görevli mahkemesinin İstanbul tüketici Mahkemesi olduğunu beyanla görev ve yetki itirazında bulunmuştur.
Mahkemece, görev ilişkin itirazın reddine, mahkemenin yetkisizliğine talep halinde dosyanın Şişli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık tüketici davacı ile satıcı davalı arasındaki ayıplı mal satımından kaynaklanmaktadır. 4077 sayılı tüketicinin korunması hakkındaki kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı belirtilmiş, kapsam başlıklı 2. maddesinde de " bu kanunun 1. maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü hukuki işlemi kapsar" sözleriyle anılan kanunun kapsamı belirtilmiştir. Öyle ise mahkemece davanın tüketici mahkemesinde görülmek üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 23.5.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.