Mesajı Okuyun
Old 30-12-2009, 00:21   #2
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Dava her durumda (Taksir-bilinçli taksir) bir ölüm, bir de yaralanma olduğu için, Ağır Ceza Mahkemesinde açılmalıydı:

Taksirle öldürme
MADDE 85 - (1) Taksirle bir insan
ın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan (DEĞİŞİK İBARE RGT: 31.03.2005 RG NO: 25772 KANUN NO: 5328/3) (KOD 1) altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (ASLİYE CEZA MAHK.)
(2) Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi iki yıldan (DEĞİŞİK İBARE RGT: 31.03.2005 RG NO: 25772 KANUN NO: 5328/3) (KOD 1) onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (AĞIR CEZA MAHK.)



Ek takipsizliğe ise mutlaka itiraz edin. Tek mermi atışı ile bir ölüm ve bir yaralanmanın meydana geldiğini düşünecek olursak, ek takipsizlik kararında taksiri kabullenmiş duruma düşmemeniz için.

Aşağıdaki olayda da sadece bir tek yaralama olduğu halde bilinçli taksirden hüküm kurulmuş, olayınıza çok benzer (Hatta düğünde silahla havaya ateş açma, tutukluk yapma, yere paralel silahla uğraşırken yaralama vb. olaylar silsilesiyle neredeyse birebir, yerel mahkemenin kabulüne göre ve yine onamaya göre, bilinçli taksirden hüküm kurulan) bir karar buldum:

T.C. YARGITAY
9.Ceza Dairesi
Esas: 2007/3423
Karar: 2007/3706
Karar Tarihi: 02.05.2007
ÖZET: Taksirle ölüme neden olma suçunu işledikten sonra olay yerinden kaçan sanığın peşine düşerek aracının önünü kesip camlarını sopalarla kıran şahıslara karşı kendisini kurtarmak amacıyla silah çekme eyleminde sanığın tehdit kastının bulunmadığı gözetilmeyerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi ile hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihine kadar olabileceğinin gözetilmemesi, kanuna aykırıdır.
 
 
(5237 S. K. m. 22, 43, 53, 54, 63, 85, 106, 170) (6136 S. K. m. 13)
Dava: Bir yak
ını ile yemekli köy düğününe katılan sanığın, topluca yemek yenilen masaya oturup bir süre yemek yediği ve alkol aldığı, oturduğu yerden taşıdığı ruhsatsız silahını çıkarıp ateş etmek için havaya kaldırdığı, ancak tabancanın tutukluluk yaptığı, bu kez topluca yemek yenilen masanın altına aldığı, namlusu yere paralel vaziyette kurcalarken ateş alması ile mermi çekirdeğinin aynı masada oturan ...’in bel hizasından vücuduna girdiği, buna rağmen bu kez tabancayı havaya tevcih ederek ateş etmeye devam ettiği, ...’in ım anam> diye bağırıp masadan can havli ile kalkıp dışarıya koşması ile diğer davetlilerin sanığa <yeter artık adamı vurdun hala ateş ediyorsun> diyerek uyardıkları, bunun üzerine sanığın yanındaki yakını ile olay yerinden geldiği araba ile kaçtığı, kendisini takip eden davetlilerden üç kişinin yetişip önünü kestikleri ve jandarmaya teslim olmasını söyleyip ellerindeki sopalarla üstüne yürüdükleri, sanığın üç kişiye silahını tevcih ederek <yaklaşmayın olan oldu yoksa sizi de vururum> diye tehdit ettiği, şahısların korkarak ayrıldıkları, sanığın bir süre sonra arcını terk edip ormana doğru kaçtığı, ertesi gün jandarmaya teslim olduğu, aracının boş arazide camları kırılmış vaziyette ele geçirildiği anlaşılmıştır.
Sanığın olay anında kullandığı tabancanın kuru sıkı olduğunu savunarak kuru sıkı tabancayı teslim ettiği, ancak olay yerinde 9 mm çaplı ateşli silaha ait boş kovan ele geçirildiği, yaralananın hastaneye kaldırıldığı, yolda vefat ettiği, otopside karın aortu ve toplardamarın parçalanması neticesinde oluşan solunum ve dolaşım yetmezliği nedeniyle ölümün gerçekleştiğinin tespit edildiği, mermi çekirdeğinin bel hizasından girerek yere paralel düz drajede olduğu, mermi çekirdeğinin deforme olmadan sırtta deri altında olduğu tespit edilmiştir.
Karar: Sanık ispatlandığı kabul edilen,
1- Taksirle ölüme neden olma suçundan 5237 S. TCK.
’nun 85/1, 22/3, 63 maddeleri uyarınca neticeten 9 yıl hapis cezası ile,
2- Genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan 5237 S. TCK.
’nun 170/1-c, 53/1, 63 maddeleri uyarınca neticeten 2 yıl hapis cezası ile,
3- Silahla zincirleme tehdit suçundan 5237 S. TCK.
’nun 106/2-a, 43/1, 53/1, 63 maddeleri uyarınca neticeten 2 yıl hapis cezası ile,
4- Ruhsatsız silah taşımak suçundan 6136 S. K.
’nun 13/1, TCK’nun 53/1, 54/1, 63 maddeleri uyarınca neticeten 1 yıl hapis ve 450,00 YTL APC cezası ile,
Yerel Mahkemece Cezalandırılmasına, tutukluluğun devamına karar verilmiştir.
Kararı sanık müdafii, olayda bilinçli taksirin unsurlarının bulunmadığı, eylemin tek olması sebebiyle taksirle yaralama ve genel güvenliği tehlikeye sokmak suçlarından ayrı ayrı ceza verilemeyeceği fikri içtima kurallarının uygulanarak en ağır cezayı gerektiren suçtan tek ceza verilmesi gerektiği, tehdit suçunun unsurlarının bulunmadığı gerekçeleri ile temyiz etmiştir.
Yüksek mahkeme ise,
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
1- Taksirle ölüme neden olma suçunu işledikten sonra olay yerinden kaçan sanığın peşine düşerek aracının önünü kesip camlarını sopalarla kıran şahıslara karşı kendisini kurtarmak amacıyla silah çekme eyleminde sanığın tehdit kastının bulunmadığı gözetilmeyerek yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- 5237 S. TCK.
’nun 53. maddesinin c bendinde yer alan hak yoksunluğunun koşullu salıverme tarihine kadar olabileceğinin gözetilmemesi,
Sonuç: Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 02.05.2007 gününde oybirliği ile karar vermiştir. (¤¤)
 
Sinerji Mevzuat ve
İçtihat Programları