T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 1980/2-2518
K. 1980/2762
T. 12.12.1980
• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Babalık davasında )
• HİLE ( Hak düşürücü süreyi geçirtmek )
• BABALIK DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRELER
743/m.296
ÖZET : Babalık davasında 1 yıllık hak düşürücü süre çocuk yönünden kayyım tayin edildiği günden, ana yönünden ise doğumdan itibaren işlemeye başlar.
Davacı annenin babalık davasında hak düşürücü süreyi, davalının oyalayıcı ve aldatıcı eylemleri ile geçirttiğine dair savunmasının incelenmesi doğrudur.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Asliye 3. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 13.9.1979 gün ve 153-533 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine,
( ... Babalık davasında hak düşürücü süre çocuğa kayyım tâyin edildiği günden başlar. Selamiye duruşma sırasında 14.12.1978 gününde kayyım tayin edilmiş bulunduğuna göre hak düşürücü süre geçmemiştir, gerekçesi ile küçük Selamiye ait olup kayyımı tarafından sürdürülen ve mahkemece davanın kabulüne dair karar onanmış, ananın davası ise; ana babalık davasını doğumdan itibaren bir yıl içinde açabilir. Bu süre hak düşürücü süre olup re'sen gözetilmesi gerekir. ( M.K.296 ) Çocuk 3.2.1976 da doğmuş, babalık davası ise 2.3.1978 de açılmıştır. Öyle ise hak düşürücü süre yönünden ananın davasının reddi zorunludur. ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Davalının davacının anneyi nikâh yaptıracağım diyerek aldatıp süresinde dava açmasını önlediği iddia olunmuş ve mahkemece de bu iddianın kanıtlandığı kabul edilerek ananın açtığı babalık davasının da kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar M.K.296. maddesinde öngörülen hak düşürücü süre çocuğun doğumundan itibaren başlıyacak ise de, davalı çeşitli oyalama ve aldatıcı eylemleri ile sürenin geçmesini sağlamış ise bu, durumun annenin aleyhine kullanılmasına olanak yoktur. Bu itibarla mahkemenin bu Kanun’un incelenebileceğine yönelik direnmesi yerinde olduğundan sair yönlerin incelenmesi için dosyanın özel daireye gönderilmesi gerekir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davalının temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine oyçokluğu ile karar verildi.