|
T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/3543
Karar: 2008/8902
Karar Tarihi: 26.06.2008
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI - CAYMA AKÇESİ - TAŞINMAZ MALIN VEYA PAYININ MÜLKİYETİNİN DEVRİ YA DA DEVİR VAADİNİ ÖNGÖREN SÖZLEŞMELERİN RESMİ ŞEKİLDE YAPILMASI GEREĞİ - GEÇERLİ OLMAYAN TAŞINMAZ SATIŞ SÖZLEŞMESİNE DAYANILARAK CEZAİ ŞART İSTENEMEYECEĞİ
ÖZET: Dava, tapulu taşınmazın <alım satım için cayma akçesi sözleşmesi> başlıklı adi senetle satışının kararlaştırılmasından kaynaklanmaktadır. Bir taşınmaz malın veya payının mülkiyetinin başkasına devri ya da devir vaadini öngören sözleşmelerin geçerli sayılması resmi şekilde yapılmasına bağlıdır. Taraflar arasındaki sözleşme resmi şekilde düzenlenmemiş bulunduğundan hukuken geçerli değildir. Geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesine dayanılarak cezai şart da istenemez. Zira cezai şart asıl borca ilişkin feri haklardandır. Asıl borç hükümsüz olunca, cezai şart da hükümsüzdür. Taraflar ancak verdiklerini haksız iktisap kuralları uyarınca geri isteyebilirler.
(2004 S. K. m. 67)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı İhsan avukatınca temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı, davalının satışa yetkili bulunduğu taşınmazın kendisine satılması için davalı ile aralarında 27.09.2006 tarihli cayma akçesi sözleşmesi yaptıklarını, satışa konu bağımsız bölümün satış bedeline mahsuben 5.000 dolar ödediğini, davalının satış için gerekli yetkiyi tedarik edemediğinden bahisle sözleşmeyi ifa etmediğini ileri sürerek ödenen bedel ile birlikte kararlaştırılan cezai şartın tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali ile %40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, sözleşmenin geçersiz olduğunu, pey akçesi almadığını, davacının ödediği 5.000 dolar pey akçesini dava dışı emlakçının aldığını, cezai şartın geçerli olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, sözleşmede satıştan cayılması halinde ödenen 5.000 doların 2 katı olarak iade edileceğinin kararlaştırıldığı gerekçesiyle 10.000 dolar karşılığı 14.535,00 YTL ile toplam 16.598,59 YTL üzerinden itirazın iptaline, %40 tazminat alınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, tapulu taşınmazın <alım satım için cayma akçesi sözleşmesi> başlıklı adi senetle satışının kararlaştırılmasından kaynaklanmaktadır. Bir taşınmaz malın veya payının mülkiyetinin başkasına devri ya da devir vaadini öngören sözleşmelerin geçerli sayılması BK 213, Tapu Kanunu 26. madde ve TMK 706. madde uyarınca resmi şekilde yapılmasına bağlıdır. Burada öngörülen şekil, sözleşmenin geçerlik koşulu olup, kamu düzenine ilişkindir ve doğrudan gözönünde tutulur. Taraflar arasındaki 27.09.2006 tarihli sözleşme resmi şekilde düzenlenmemiş bulunduğundan hukuken geçerli değildir. Geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesine dayanılarak cezai şart da istenemez. Zira cezai şart asıl borca ilişkin feri haklardandır. Asıl borç hükümsüz olunca, cezai şart da hükümsüzdür. Taraflar ancak verdiklerini haksız iktisap kuralları uyarınca geri isteyebilirler. Davalı, pey akçesini kendisinin değil emlakçının aldığını savunmuş ise de, taraflar arasındaki sözleşmeden 5.000 dolar pey akçesinin davalıya ödendiği anlaşıldığına göre, mahkemece yalnızca 5.000 dolar karşılığı için davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, geçersiz olan cezai şartın da tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
Sonuç: 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 26.06.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/8657
Karar: 2004/17055
Karar Tarihi: 24.11.2004
AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ - VEKALET ÜCRETİNİN EKSİK HESAPLANMASI
ÖZET : 16.12.2003 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, davalı yararına 2002/167 esaslı ana dosyada 745.620.000.-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece eksik hesaplama ile 745.168.000.-TL'ye vekalet ücretine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
(1136 S. K. m. 164)
Dava: Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:
Karar: Davacı Adem, davalılardan Nazar Emlak aracılığıyla taşınmazın davalı Yılmaz'a satışı için yazılı sözleşme yapıldığını, sözleşmede 5000 DM kaparo alındığının yazılı ise de bu paranın emlakçı da kaldığını, kendisinden 15.000 DM'lik senet alındığını, satışın gerçekleşmediğini ileri sürerek 5000 DM'dan borçlu olmadığının tespiti ile 15.000 DM'lik senedin iptalini istemiştir.
Davalılar, kaparoyu davacının aldığını 15.000 DM'lik senet alınmadığını, cayma halinde 15.000 DM'lik cezai şartın kararlaştırıldığını ileri sürerek davanın reddini dilediler.
Davalılardan Yılmaz Kayalar birleştirilen dava dosyasında davalı-davacı Adem Trak'a 5000 DM kaparoyu taşınmaz için sözleşme yapıldığı esnada verdiği, davalı-davacı Adem'in sözleşmeden cayarak taşınmazı 3.bir kişiye devretmesi nedeniyle 15.000 DM cezai şarttan sorumlu olduğunu ileri sürerek 5000 DM kaparo ve 15.000 DM cezai şartın tahsilini istemiştir.
Mahkemece, sözleşmenin geçersiz olduğundan bahisle tarafların karşılıklı 15.000 DM cezai şart ile ilgili taleplerinin reddine, birleştirilen dava dosyasında davacı-davalı Yılmaz Kayaların 5000 DM kaparo ile ilgili davasının kabulüne karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- 16.12.2003 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, davalı yararına 2002/167 esaslı ana dosyada 745.620.000.-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, mahkemece eksik hesaplama ile 745.168.000.-TL'ye vekalet ücretine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması, H.U.MK.nun 438/7. maddesi hükmü gereğidir.
Sonuç: Birinci bentte açıklanan nedenlerle, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2.bentte açıklanan nedenlerle, hüküm fıkrasının 4.bendindeki ( 745.168.000 )Liranın çıkartılarak yerine, aynen ( 745.620.000 ) Liranın yazılmasına kararın düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine 24.11.2004 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
|