Mesajı Okuyun
Old 17-12-2009, 14:11   #1
üye31194

 
Varsayılan 50 Yıldan Fazla Zamandır Zilyet Olunan Arazilerin Hazine Adına Tescil Edilmiş Olması

İyi günler
Sitenin yeni bir kullanıcısı olarak tüm site çalışanlarına ve sorulan sorulara emek ve bilgi sarfedip cevap veren tüm meslekdaşlarıma teşekkürler.

Mesleğe başlaması yeni olan bir avukat olarak ; yakın zaman önce arazi sorunu ile ilgili bir danışan geldi.Kısa bir zaman önce merkeze bağlanan,daha önce köy statüsünde olan bir yerleşim biriminde 100 yıla yakındır KADASTROSUZ yaklaşık 8 dönümlük bir arazisi olduğunu ve bunun tapusunu almak istediğini belirtti.Tapu müdürlüğünden kadastro çalışanlarını alıp arazide çalışma yapınca arazinin 1981 yılında kadastrosunun yapılıp hazine adına tescil edildiğini öğrendik,üstelik birbirine bitişik birçok farklı kişinin zilyetliğinde bulunan bu arazilerin toplamı 3.280 dönüm civarındadır ve hepsi tapusunu alıp alamayacağını sormaktadır.İşin ilginç yanı;danışanın arazisinde 40-50 yıllık ağaçlar olması,alanın ekili olması,diğer zilyetlerinin de arazilerinin aynı özelliğe sahip olması,hatta bazılarının elektrik ve kuyu suyu ruhsatına da sahip olması,bunun dışında bazı arazilerin tapusuz şekilde adi sözleşmelerle alınıp satılmış olmasıdır.
Açıkçası; bu kişiler ne kadastro yapılıp hazine adına tescilin olduğunu öğrendikten sonra 1 yıl içerisinde ne de har halükarda olağanüstü zamanaşımı olan 10 yıllık süre içerisinde başvurularını yapmamışlardır.Hak düşürücü zamanaşımı süresi geçtiğinden ilk derece mahkemesine yapılacak başvuru süre yönünden reddedilecek,Yargıtay'a götürüldüğünde de ilk derece mahkemesinin kararı onanacaktır.Bu durumda içhukuk yolları tükenecek ve yapılacak tekşey A.İ.H.M.'ye başvurmak ve dayanak olarak AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİ EK PROTOKOLÜ MADDE 13'te yeralan Mülkiyet Hakkı'na dayanmak olacaktır.Bu konuda henüz bir adım atamadım.
Vereceğiniz tüm cevaplar oldukça değerlidir ve şimdiden teşekkürler
Saygılarımla