OLAY:
Müvekkil şirket X bankasından Ekim 2003 - Nisan 2009 tarihleri arasında pek çok kez kredi kullanmıştır. Nisan 2009' da kullanılan kredinin ödenmemesi sebebi ile banka, Kasım 2009' da banka hesap kat ihtarnamesi çekerek kredinin tamamını talep etmiştir. İhtara rağmen ödeme yapılmamasının doğal sonucu olarak Aralık 2009' da icra takibi başlatılmıştır.
Başlatılan bu icra takibi, ön yüzünde müvekkil şirketin yetkililerinin yanı sıra müvekkil şirketin 3 ortağı ile başkaca 2 şirketin imzalarını taşıyan bir bonoya dayanarak kambiyo senetlerine mahsus icra takibidir. Bononun tanzim tarihi Ekim 2003 ve vade tarihi Kasım 2009' dur. Takibe konu bono Ekim 2003 tarihinde ilk kredi kullandırılırken tanzim edilen ve vade tarihi boş olarak bankaya verilen bonodur.
SORULAR:
1- Asıl borçlu müvekkil şirket dışında imzası bulunan 3 ortak ve başkaca 2 şirket yönünden bono bedelsiz değil midir? Zira Ekim 2003' te açılan kredi 2004 yılında ödenerek kapatılmıştır.
2- Bononun bedelsiz olduğunu kabul etmemiz halinde banka bedelsiz bonoyu işleme girmekle suç işlemiş midir?

AÇIKLAMA:
Bankalar genelde; kefil almak istedikleri kişilerin borçlu, kredi kullanan firmanın alacaklı göründüğü ve kredi kullanan firmanın cirosunu taşıyan bono isterler. Bu sayede bononun kendilerine temlik cirosu ile teslim edildiğini ileri sürerek bononun ön yüzünde imzası bulunanların itiraz ve defilerini muhatap olmaktan kurtulurlar. Bu olayda ise takibe konu bonoda lehdar bankadır.
Bonoda "nakten" ibaresi yer almaktadır. Bononun tanzimi tarihinde kullanılan kredi 100.000 TL iken bono 500.000 TL bedellidir.