Mesajı Okuyun
Old 03-12-2009, 17:06   #7
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
4.Hukuk Dairesi

Esas: 2003/15819
Karar: 2004/5338
Karar Tarihi: 22.04.2004

ÖZET: Bir kamu kuruluşu tarafından kamu yasaları uyarınca yapılmış olan tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından doğan bir yükümlülüktür. O halde anılan nitelikteki bir kamu tesisinin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya muhafazasındaki kusurdan doğan zararlar idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan, onların ödetilmesi istekleri tam yargı davasının konusunu oluştururlar. Bu davaların ise idari yargı yerinde açılması gerekir.

(2577 S. K. m. 2)

Dava: Davacılar Göksel Özenç ve diğerleri vekili Avukat Zafer Erbil tarafından, davalılar Karayolları Genel Müdürlüğü ve Cengiz Yaşaroğlu aleyhine 7/6/2002 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu desteğin ölümünden dolayı tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılardan Cengiz Yaşaroğlu hakkındaki istemin reddine, diğer davalı hakkındaki istemin kısmen kabulüne dair verilen 15/7/2003 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalılardan Karayolları Genel Müdürlüğü vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:

Karar: Dava, trafik kazası sonucu desteğin ölümünden kaynaklanan, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davalı idare, davanın hizmet kusuruna dayandırıldığını belirterek, davaya idari yargıda bakılması gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, işin esası incelenerek, istemin bir bölümü hüküm altına alınmıştır. Kararı davalı idare temyiz etmiştir.

Bir kamu kuruluşu tarafından kamu yasaları uyarınca yapılmış olan tesislere bakma ve o tesisleri kullanma yükümlülüğü yine kamu yasalarından doğan bir yükümlülüktür. O halde anılan nitelikteki bir kamu tesisinin gerek yapılmasındaki, gerekse kullanılması veya muhafazasındaki kusurdan doğan zararlar idari karar ve eylemlerden doğan zararlar niteliğinde bulunduğundan, onların ödetilmesi istekleri 11.2.1959 günlü ve 17/15 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının II. bendi hükmünce tam yargı davasının konusunu oluştururlar. Bu davaların ise, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. maddesi hükmünce idari yargı yerinde açılması gerekir.

Temyize konu olan davada davacılar dava dilekçesinde olay yerindeki devlet kara yolunda 1-2 metre çapında 4 adet çukur bulunduğunu, kazanın meydana gelmesinde kusurun büyük bir bölümünün yol kusurundan kaynaklandığını, davalı Karayolları Genel Müdürlüğünü bu yüzden davalı gösterdiklerini belirterek istekte bulunduklarına ve böylece yasalar uyarınca Karayolları Genel Müdürlüğüne yüklenmiş bulunan karayolu yapım, bakım ve işaretleme hizmetlerindeki kusur nedeniyle tazminat istendiğine göre, dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddedilmemiş olması bozmayı gerektirir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA; bozma nedenine göre öteki yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22.04.2004 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları