Sayın avkt;
Bildiğiniz üzere Türk Ticaret Kanununda, tacirin davasını ispatlama yükümlülüğü özel şartlara bağlanmıştır. Bu özel şartlardan birisi de tacirin defterlerinin delil olması için ne gibi şartların olduğudur. Bu şartlar Türk Ticaret Kanununun 82., 83/1., 85. ve 86. maddelerinde belirtilmiştir. Tacirin defterinin kendi lehine delil olması için mutlaka her iki tarafın defter tutma yükümüne tabi olması gerekmektedir. Sizin sorunuzda ise müvekkilinizin defter tutma yükümüne tabi olup olmadığı tam ve belirgin bir şekilde tespit edilmemektir. Bir an için sizin müvekkili defter tutma yükümüne tabi olmayan bir kişi olarak düşündüğümüzde bankanın defterlerinin zaten banka lehine değil aleyhine delil olacağı muhakkaktır. Ama siz yinede bütün delillerinizden vazgeçip davanızın ispatı için banka defter ve kayıtlarına dayanırsa,bu durumda mahkeme davalı bankaya yasal defter ve belgelerini belli bir sürede dava dosyasına ibraz etmesi, ibraz etmemesi halinde davacının bütün dava konusu iddialarının doğru kabul edileceği şeklinde ihtarlı davetiye gönderir. ihtarda belirtilen süre zarfında davalı banka defterlerini dava dosyasına ibraz etmezse, dava konusu iddialarınız mahkemece doğru kabul edilerek buna göre hüküm verilecektir.
Bunun yanında banka defter ve kayıtları çok kapsamlı olduğundan bu defter ve belgelerin dava dosyasına ibrazı çok zordur. Bu nedenle mahkemeden bu işlerden anlayan mali müşavir, bankacı ve bilgisayar mühendisinden oluşacak üçlü bilirkişi heyetinin seçilmesi ve dava konusu bankanın şubesinde bilgisayar kayıtları ve belgeler üzerinde inceleme yapılması için keşif ve bilirkişiler için yetki isteyin. Yapılacak keşif ve sonrasında yetki ile yapılacak inceleme ve araştırmalar sonucunda bilgisayar kayıtlarında ve belgelerde ne gibi değişiklerin yapıldığı tespit edilecektir.
İyi çalışmalar