Yapılan işlem (savcının talimatı olmadan olmaz) kesinlikle hukuka aykırıdır ve mazur görün ifademi ama çok da ayıptır.

Bir sınıfta 20,30 kişi vardır. Bunlardan en fazla 3-5 kişinin belkide bir kişinin yaptığı bir fiil vardır. Çoğunun masum olduğunu bile bile bunca kişiyi karakola götürmek işin ayıp kısmıdır. Kendinizi oradaki öğrencilerden birinin velisi yerine koyun ne hissedersiniz?

Hukuki kısmına gelince, şüpheli ya da tanık (tutuklu işler haricinde) öncelikle ve mutlaka çağrı kağıdı ile çağrılır. Rızaları ile çağrı kağıdı olmaksızın da gidebilirlerse de bu olayda öğrencilerin bunu bildiklerini hiç sanmıyorum. Yaka paça götürüldüklerini düşünmüyorum, bu ifade ile anlatılmak istenenin rızalarını aramadan araca binmek zorunda olduklarının söylendiği ve bu şekilde davranıldığı olsa gerek...

Savcı şüphesiz bindirin araca hepsini, ifadelerini alın dememiştir, ancak kolluk bu olayda savcının en azından sözlü talimatını almıştır. Savcı muhtemelen "faili tespit için sınıftaki öğrencileri dinleyin" talimatı vermiştir o kadar.

Usulsüz vusül olmaz. Ama böyle bir usülle vüsul olur. Nereye, neye olacağı ayrı bir konu...

Meslektaşım dosyada dershanenin taraf olmadığını bu nedenle sizin yapabileceğiniz pek birşey olmadığını düşünüyorum. Ancak oradaki velilerin yerinde olsam mutlaka hukuki/cezai/idari yönden çocuğumun hakkını arardım.