 |
Alıntı: |
 |
|
|
 |
Yazan advokatpremium |
 |
|
|
|
|
|
|
Derğerli meslektaşlarım,
Verdiğiniz cevaplar için teşekkürlerimi borç bilirim. Görüşlerinize katılıyorum fakat TTK madde 590 ı ruhiyle yorumlarak şu sonuca varamazmıyız? TTK 590 yetkisiz temsilcinin imzası durumunda şahsen sorumlu olacağını belirtmiş olmakla berbaer bu ancak adına hareket edildiği şirketin sorumlu tutulamayacağı durumunda alacaklıyı korumak adına konulmuş olacağını düşünmekteyim. Yetkisiz şirket ortağının şirket kaşesi üzerine imzasını atmış olmasının iradesinin şirket adına hareket ediyor olduğu sonucunu doğurmazmı? bu durumda iradesinin sakatlandığını düşünemezmiyiz.? Kanaatimce imzanın kaşe üzerine atılması ile açığa atılmış olmasında bir fark bulunması gerekmektedir. İmza sahibinin aval verme niyeti iradesi olmuş olsa idi açığa imza atması gerekir idi diye düşünmekteyim.
|
|
 |
|
 |
|
Sayın meslektaşım,
Bir de şu açıdan düşünmek gerekir:
Yetkisiz de olsa bir kişi senede imza koymuşsa o imza yok sayılamaz.
Yine şirketi temsil edecek kişiler varken ve bu kişiler de bonoyu imzalamışken, bir diğer şahsın (Ortağın) bonoya imza koymasının şirketi temsil için olamayacağı da açıktır.
Şrketi temsil edenlerin yanına bir başkasının imza koyması halinde bu imzanın ancak "aval" olabileceği de bilinmektedir.
Bu nedenle ortağın en kötü ihtimalde aval veren (avalist) sıfatı olduğunu düşünüyorum. Aval imzasının üzerinde kaşe olması, bir diğer kaşede şirketi temsil edenlern varlığı düşünüldüğünde bir anlam ifade etmez diye düşünüyorum.