Mesajı Okuyun
Old 09-09-2009, 14:54   #8
Av.Özlem Ay Bilgin

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşlarım,
Kısa bir süre önce ben de, tapuda devir hükmü içeren bir protokole dayalı, anlaşmalı bir boşanma davası açtım. Davalı müvekkilim ile yarı yarıya hissedar olduğu bir dairenin malik olduğu kısmını müşterek çocuklar adına devir hükmü içeren bir protokol imzalamıştı. Ancak hakim infaz kabiliyeti olmadığı gerekçesiyle, uygulamada sıkıntı olmaması için, tapuda devir ve tescil işlemlerini duruşmadan önce bitirip, tapu kaydını dosyaya ibraz etmemizi istedi. Ancak tapu dairesi, davalının halen çocukların velisi olması sebebiyle, alıcı olarak müvekkilim ile müşterek imzaların gerektiğinden, aynı zamanda diğer yandan da satıcı olacağı gerekçesiyle, iki taraflı bir akit oluşamayacağından bahisle işlem yapmayı reddetti. Bunun üzerine, biz de bu işlemleri hükmün kesinleşmeden sonraya bırakmak zorunda kaldık, davalı bize ayrıca teminat senedi verdi. Ancak hükümde bu hususla ilgili hiç bir karar verilmedi. Ben sehven yazılmadığı düşüncesiyle kalemi arayıp bu durumu bildirdim, ancak hakimin infaz kabiliyeti olmaması sebebiyle, bu hususları özellikle hükme geçirmediğini söylediler. Elimde teminat senedi bulunması sebebiyle temyiz etmedim, ama şimdi bu soruyu okuyunca uygulamadaki bu sıkıntıya dikkat çekmek istedim. Ayrıca, örnek olarak verilen Yargıtay içtihatlarından yanlış anlmadıysam, hakimin infaz kabiliyeti bulunmadığı yönündeki beyanı da yanlış büyük ihtimalle.
Ancak, benim de soruyu soran meslektaşıma tavsiyem,protokolde dairenin bedelinin yarısı kadar bir tazminat belirlemek ya da mümkün olabilirse yarısının müvekkili adına tescili yönünde bir hüküm koydurmak