Mesajı Okuyun
Old 04-09-2006, 09:04   #26
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Davacı vekili, dava dışı V.... Bankasının davalının kefaleti ile yine dava dışı Ş... Ltd.Şti.´ne kullandırdığı krediden kaynaklanan alacağının tamamının müvekkilince ödenerek, alacağın temlik alındığını, temlik alınan alacağın sili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini iddia ederek itirazı talini talep ve dava etmiştir.

Davalı savunmasında, davacıyı tanımadıklarını ve banka tarafından yapılan temliknamenin geçersiz olduğunu beyan ederek davanın reddini mistir.

Mahkemece, davalı kefilin, bankanın alacağının davacıya geçtiğinin haberi ve muvafakati bulunmadığından temlikin hukuken geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz mistir.

Sn.Dikici,

Eklediğim Yargıtay kararında, anladığım kadarıyla Ş.. Ltd.Şti, krediyi kullanan, kredinin kefili ise davalı olan.

Davayı açan davacı ise, kredi borçlusu şirket ve borcun kefili dışında bir 3.kişi.

3.kişinin kim olduğu konusunda kararda açıklık yok gibime geldi. Karar özeti kısmında yer alan ifadelerdense, bu kişinin her iki yanca da tanınmayan, gidip bankanın kredi alacağını ödeyen bir kişi olduğu.

Ancak bu 3.kişinin, anılan kredi sözleşmesinin , davalı dışındaki diğer kefili olması da ihtimal dahilinde. Eğer böyleyse, yapılacak alacak temliknameleri ile, kredi borçlularının sadece alacaklıya değil, aynı zamanda kendisi gibi müteselsil kefil olan diğer kredi kefiline de dönerek ödediğini isteyebileceği gibi bir sonuç çıkıyor???

BK.m.413 le ilgili konuya gelince. Bununla ilgili kararlara da baktım. Dediğiniz gibi, bu konuya da uygun/benzer bir Yargıtay kararı var. Onu da aşağıya ekliyorum.

Saygılarımla...





HG 00, E: 2002/03-118, K: 2002/000131, Tarih: 27.02.2002
[*]ÇEVRE TEMİZLİK VERGİSİ

Çevre temizlik vergisinin mükellefi her ne şekilde olursa olsun binaları kullananlardır. Somut olayda, davacı kiralayan davalı kiracının ödemesi gereken Çevre Temizlik Vergisini ödediğinden borçlu (davalı)´ya karşı vekaletsiz iş gören sıfatıyla B.K.m.413 gereğince istemde bulunabilir, sebepsiz zenginleşmeye dair hükümlere de başvurabilir.

(2464 s. BGK. m. mük. madde 44) (818 s. BK. m. 61, 413)

Taraflar arasındaki "itirazın iptali " davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Uşak Sulh Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 1.3.2001 gün ve 2001/24 E. 2001/323 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 9.7.2001 gün ve 2001/5665-6459 sayılı ilamı ile; (....Davacı kiralayan, davalı kiracının ödemesi gereken Çevre Temizlik Vergisini ödediğinden bahisle alacağı ile ilgili yaptığı icra takibine vaki itirazın iptalini istemiştir.

Davalı; davacının ödeme mecburiyeti olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, ödemenin davacının menfaati gereği olduğundan söz edilerek dava reddedilmiştir.

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununa 3914 sayıl kanunun 1. maddesi ile eklenen mükerrer 44. maddesine göre "çevre temizlik vergisinin mükellefi her ne şekilde olursa olsun binaları kullananlardır."

Çevre Temizlik Vergisinin ve gecikme cezalarının davacı tarafından ödenen miktar üzerinden davalı kiracının sorumlu olduğu dikkate alınmadan davanın reddi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle,yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle başkasının borcunu ödeyen kişi borçlu kendisine yetki vermemiş olsa bile borçlunun temsilcisi sıfatıyla hareket etmiş olacağından, ödemede bulunan üçüncü kişi (davacı), borçluya karşı (davalıya karşı) vekaletsiz iş gören sıfatıyla B.K.m.413 gereğince istemde bulunabileceğine, vekaletsiz iş görme, borçlunun menfaatine uygun değilse yada borçlunun karşı koymasına karşın yapılmışsa, üçüncü kişinin giderlerini değil, ancak borcun sona ermesi nedeniyle borçlunun malvarlığında oluşan zenginleşmeyi isteyebileceğine göre (Y.11.H.D. 31.3.1983 Tarih 1379 E. 1589 K.) (Bkz.A. Von Tuhr. Borçlar Hukuku, Av.Cevat Edege çevirisi Ankara 1983 s.486, Prof.Dr. Kenan Tunçamağ Türk Borçlar Hukuku İstanbul 1976 C:1, S.727, Seza Reisoğlu, "Sebepsiz iktisap davasının genel şartları Ankara 1961 S.90-91) Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine 27.2.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.