Mesajı Okuyun
Old 02-09-2006, 10:54   #16
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Karışık bir soruya cevap verip daha çok karıştırmaktansa Suat Bey’in cevabını eleştirmeyi daha faydalı buluyorum.

Remi dairelerin ve yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdiği her belge, İİK.68 de sayılan belgelerden değildir. Olayımızda tahsilat makbuzu ile adlandırılan belgede yalnız başına 68 de zikredilen belgelerden değildir. Bu konuda Sayın Ergin’e sonuna kadar katılıyorum.

Resmi dairelerin verdiği belgeler itirazın kaldırılmasını sağlayıcı nitelikte olabilmesi için iki hususa dikkat etmek gerekir; birincisi bu belgeler özel kanun hükmü ile itirazın kaldırılması için kabul edilmiş mi, bu maddeler ekseri dipnotlarda belirtilmiştir. Misal olarak, “aciz belgesi” (m.143,II-m.105.I-m.230 vd) mesela “kesin rehin açığı belgesi” borç ikrarı için senet niteliğindedir.(152.IV) örnekleri çoğaltabiliriz.

Dikkat etmemiz gereken ikinci husus, bu tür belgeler, özel kanun hükmü ile belirtilmemişse- olayımızda olduğu gibi- borçlunun belli bir para borcunu kayıtsız şartsız ödemek zorunda olduklarını göstermeleri gerekir. Mesela kira bedelinin tespiti hakkında mahkeme kararları, bu kararlar m.68 anlamında resmi dairelerin yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri belgeler niteliğindedir. Mesela tedbir nafakası kararı, o da aslında m.68deki belgelerdendir.

Gelelim olayımızdaki makbuzlara, makbuzlar her ne kadar yetkili daireler ve resmi makamlar tarafından düzenlenmekte ise de, bu belgeler yalnız başına itirazın kaldırılması yoluna başvurabilmesi için m.68 deki belgelerden kabul edilmez, çünkü bu belgele kayıtsız şartsız bi borç ikrarını içermiyor. Ancak makbuzu alan alacaklı başka bir belgenin yardımı ile borçludan alacaklı olduğunu ispat ederse itirazın kaldırılması için belki yeterli olur.

Sonuç olarak Sayın Ergin’in dediği gibi bu belgeler yalnız başına itirazın kaldırılması yolunda İİK.68 anlamındaki belgelerden değildir.Saygılar