Mesajı Okuyun
Old 03-08-2009, 14:48   #4
Av. Engin EKİCİ

 
Varsayılan

Sasyın miss_lawyer;
Daha yeni tarihli üç karar sunuyorum. İyi çalışmalar dilerim..

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 1997/4478 K. 1997/6165

• EVLATLIK İLİŞKİSİNİN REF'İ ( Evlatlığın Murise Karşı Söylediği Sözlerin Ağır Kusur Teşkil Etmesi )

• MURİSE KARŞI SÖYLENEN AĞIR KUSURLU İFADELER ( Evlatlığın Ref'i Sonucunu Doğurması )

743/m.258,457


ÖZET : Evlatlığın kendisini evlat edinenlere karşı "allah belalarını versin, ben onlara gösteririm, ayda beş milyon verirlerse bakarım" demesi, murisine karşı ağır kusur teşkil ettiğinden mk 258 ve 457/2'nci maddeleri çerçevesinde evlatlık ilişkisinin ref'ine karar verilmelidir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : 1- Davacı vekili Avukat N. K.'ya yapılmış bir tebligat bulunmamaktadır. Tebligatın usulsüz olması karşısında ( TK. m.1 1 ) temyizin süresinde olduğu kabul edilerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
2- Medeni Kanun'un 258. maddesi mirastan iskat sebeplerinin varlığı halinde evlatlık ilişkisinin ortadan kaldırılabileceğini, 457/2. maddesi ise, miras bırakana veya ailesine karşı kanunen yükümlü olduğu görevlerin yerine getirilmemesinde büyük ölçüde kusurlu davranılması halinde mirastan iskat olunacağını hükme bağlamıştır. Toplanan delillerden davalının evlat edinenlere karşı, Allah belalarını versin, ben onlara gösteririm, ayda beş milyon lira verirlerse bakarım dediği anlaşılmaktadır. Bu sözler murise karşı ağır kusur teşkil eder. Mahkemece evlatlık ilişkisinin ref'ine karar vermek gerekirken yasanın yorumunda ve delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde isteğin reddedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün ikinci bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine 30.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

--------------------------------------

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 1997/4287 K. 1997/5766
• EVLATLIK İLİŞKİSİNİN REF'İ ( Evlatlığın Evi Terkedip Evlat Edinenlerle 5 Yıl Boyunca İlişkide Bulunmaması Nedeniyle )

• AĞIR KUSUR ( Evlatlığın Evi Terkedip Evlat Edinenlerle 5 Yıl Boyunca İlişkide Bulunmaması Nedeniyle Evlatlık Sözleşmesinin Ref'i )

743/m.253,258,260,457


ÖZET : Evlat edinenlerin evini terkeden ve 5 yıl gibi uzun bir süre onlarla ilişki kurmayan ve muhtemelen gayrıresmi evlilik yapan evlatlık, anne-babasına gerekli saygıyı göstermemiş ve ailesine karşı yasal olarak yükümlü olduğu görevleri yerine getirmede ağır kusurlu sayılacağından, evlatlık sözleşmesinin kaldırılmasına karar verilmelidir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
KARAR : Davalı evlatlık 15-16 yaşında iken babası ile birlikte evlat edinenlerin evini terk ettiği aradan geçen 5 yıl gibi uzun süre içinde evlat edinenleriyle ilişki kurmadığı farik ve mümeyyiz olan davalının bu eylemi iradesiyle gerçekleştirdiği, doğan anne-babanın yanında iken tanık beyanlarından anlaşıldığına göre evlilik yaptığı, dosyadaki aile kayıt tablosunda bekar göründüğünden muhtemelen resmi olmayan bir evlenmenin varlığı da sözkonusudur. Medeni Kanunu'nun 260. maddesi gereği reşit olan ve olmayan çocuklar, anne-babalarına karşı ailenin gerektirdiği yardım ve saygıyı göstermekle yükümlüdürler. Davalı belirtilen yasal saygıyı yine belirtilen uzun süre içinde göstermeyerek Medeni Kanun'un 258. maddesinin yollamasıyla Medeni Kanun'un 457/2. maddesiyle öngörülen ailesine karşı yasal olacak yükümlü olduğu görevleri yerine getirmede ağır kusurludur. Yasal koşulları oluşmuş bulunduğu halde davanın kabulü yerine red edilmesi doğru bulunmamıştır. SONUÇ : Temyize konu hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine 23.5.1997 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

----------------------------------

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 1993/1756 K. 1993/3330
• EVLATLIĞIN GÖREVLERİ

• EVLATLIK BAĞININ REF'İ

743/m.260

ÖZET : Medeni Kanunun 260. maddesi uyarınca, ana, baba ve çocuk yek diğerine karşı aile yararlarını gerektiren yardımda bulunmak ve çocukların ana babayı saymak yükümlülüğü vardır. Medeni Kanunun 258. maddesinin yollamasıyla aynı Yasa’nın 457/2. maddeleri gereği evlatlığın, evlat edinene veya ailesine karşı yasaca yükümlü olduğu görevlerini yerine getirmeden ağır kusurunun bulunması, evlatlık ilişkisinin bozulmasını gerektirir.
DAVA VE KARAR : Niyazi ve Fatma ile Hüseyin ve Havva ve Belgin, kayyım Refik arasındaki evlatlık rabıtasının ref'i davasının yapılan muhakemesi sonunda; mahalli mahkemesince verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle davacılar tarafından istenilmekle; dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Medeni Kanunun 258. maddesinin yollamasıyla aynı Yasa’nın 457/2. maddeleri gereği evlatlığın, evlat edinenine veya ailesine karşı yasaca yükümlü olduğu görevlerini yerine getirmeden ağır kusurunun bulunması evlatlık ilişkisinin bozulmasını gerektirir. Medeni Kanunun 260. maddesi uyarınca ana baba ve çocuk, yek diğerine karşı aile yararlarını gerektiren yardımda bulunmak ve çocukların ana babaya riayet etmek ( saymak ) yükümlülüğü vardır.
Somut olayda, davalı; evlatlığın, evlat edinen Fatmayı tekme ile vurduğu, uyarılarına kulak asmadığı, nişan yapılmasına rağmen bair başka kişi ile ilişkiye girerek anne babanın toplum içindeki saygınlığını dikkate almadığı gerçekleşmiştir. Belirtilen olayların evlat edinene ve ailesine karşı yasaca yükmülü olduğu görevleri yerine getirmede ağır kusur olarak değerlendirilmesi ve sözleşmenin bozulması yerine yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Temyize konu hükmün açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), oybirliğiyle karar verildi.