Mesajı Okuyun
Old 25-07-2009, 16:58   #1
Emin Cihan UYSAL

 
Varsayılan Kanun Yararına Bozma - Takipsizlik - Mükerrer Suç Duyurusu

Merhaba değerli üstadlar;

İmzanın taklit edilmesi suretiyle bono tanzim etmek fiiline karşılık olarak suç duyurusunda bulunulmuş olan soruşturma dosyasında, Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nden teknolojik imkansızlıklar içerisinde alınan rapora istinaden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir, itiraz üzerine en yakın ağır ceza mahkemesi de dosyayı incelemiş ve "gerekçelerin yeterli olduğu" gerekçesiyle itirazın reddine karar vermiştir.

Kötüniyetli olarak doldurulan senet, ihtiyati haciz kararını takiben pek tabiidir ki icra takibine konulmuş, ve çeşitli mal varlıklar haczedilmiştir. Bunun üzerine süresinde imza itirazında bulunulmuş ve yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu Fizik İnceleme İhtisas Dairesi bilirkişisinden alınan rapor ışığında, imzanın takliden atılmış imzalar olduğu kanıtlanarak imzaya itiraz davasının kabulüne karar verilmiştir.

Bu aşamada, ağır ceza mahkemesinin kesin olarak vermiş olduğu itirazın reddine ilişkin kararına karşı, kanun yararına bozmaya gidilmesi olması gereken yol mudur?

Yoksa mükerrer suç duyurusunda bulunularak, tercih etmediğim böylesine pratik bir yola başvurmak mümkün müdür?

Zira, ağır ceza mahkemesi nezdinde itirazda bulunulduğu için savcı tek başına yeni delilin ortaya çıkması halinde 172/2 anlamında bir tercih yapamamaktadır. Bu çıkmazın yasal dayanağı da 173/son olduğu için kanun yararına bozma olağanüstü kanun yolundan başka da yol gözükmemektedir.

Sayın meslektaşlarım;
Sözün özüne gelecek olursak, yukarıdaki sorularımla beraber bu soruların özü olduğunu düşündüğüm aşağıdaki soruyu yanıtlamanızı rica ederim.

Pratik mi Teori mi?

Saygılarımla.