11-07-2009, 21:03
|
#2
|
|
Sayın saglama,
Öncelikle; zamanaşımına uğramış bir alacak için ihtar çekerek zamanaşımı engelini aşamazsınız. İlamsız icra takibinin konusu olan alacak için zamanaşımı süresi dolmuşsa itiraz eden kişi itirazında ve itirazın iptali davasında da zamanaşımı def’ini ileri sürer ve dava zamanaşımından reddolur.
Anlattığınız konuda anne açısından 818 Sayılı Borçlar Kanununun 392. maddesi ve 5 yıllık zamanaşımı süresi olduğunu düşünüyorum. Fakat müvekkiliniz şöyle bir yol deneyebilir (gibi ): velayetinin annesinde olduğu dönemde annenin tasarrufta bulunduğu, mirasta kendisine düşen payın iadesi için bu miktarı taleple dava açabilir. Tabii bu durumda müvekkilinizin ne zaman reşit olduğu da önem arz etmektedir. Eğer uzunca bir süre geçmişse bu konudaki zamanaşımı süresini, özellikle hakkı ileri sürmenin hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi ihtimalini aşmak için (çünkü burada annenin dayıyla amcaya bağışının söz konusu olduğunu iddia ve savunma durumunda kalacaksınız) müvekkilinizin durumdan yeni haberdar olduğunu (daha önce yapılan işleme ıttıla kesbetmediğini) öne sürebilirsiniz (diye düşünüyorum ).
Saygılarımla...
|