Alıntı: Yazan bertali Gerçekle ilgisi olmayan, fikir cimlastiği açısından hazırladığım, ama her zaman karşılaşılabilecek senaryoya göre, örnek olayımızda müvekkil; vekilinin, dosya için kendi cebinden yaptığı masrafları talep etmesi üzerine vekile aşağıdaki gibi bir talepte bulunuyor: 1. Filan dosyalara istifa dilekçeni sun, 2. İstifa ettiğin ve istifanı istemediğim dosyalarla ilgili olarak hazırladığım, asgari ücretin 1/3'ünü içeren ücreti vekalet sözleşmesini imzala, 3. Akabinde masraflarını ödeyelim. Vekil ekonomik sıkıntıları nedeniyle ve müvekkilin ödeyeceği paraya acil ihtiyacı olmasından dolayı müvekkilin taleplerini kabul etmesi veya etmemesi sonrasında ortaya çıkan durumu nasıl yorumlarsınız ? Vekilin izlemesi gereken yol ne olmalıdır ?

Böyle bir müvekkilim olamaz, diyerek başlamak istiyorum. Ben olsaydım "masrafları " garanti altına alarak, "şu ve şu dosyalardan müvekkilin bilgisi dahilinde istifa edilecektir. İstifa edilen dosya ve devam edecek dosyalar için AAÜT'ndeki ücretlerin 1/3 ü oranında avukatlık ücreti ödenecektir." şeklinde bir belgeye müvekkilin de imzasını alırdım.

Masraflar ile istifa edilen dosyaların 1/3 'ü oranında vekalet ücretini de tahsil ettikten sonra, arkama yaslanır ve gülümserdim.

Çünkü, AAÜT'nin altında yapılan sözleşmeler geçersizdir. Dolayısıyla AAÜT uygulanacaktır.

Alıntı: vekil vekalet ücretini ve yapılan masrafları alamadığından bahisle istifa eder, baroyu bilgilendirip müvekkil aleyhine takip ya da dava açar, vekalet ücretinin tamamını, yaptığı masrafları alır.

Yapılan masraflardan sözedilmektedir. Bunların vekil tarafından yapıldığı ancak yazılı bir belge ile kanıtlanabilir. Bu nedenle "istifa"nın haklı olup olmadığı tartışılacaktır.