Mesajı Okuyun
Old 04-08-2006, 15:09   #2
medenikal

 
Varsayılan

tecrübesi olmayan avukattan cevap

Madde 496 - Kefil eda ettiği şey nisbetinde alacaklının haklarında,
ona halef olur.

maaş haczedilip dosyaya yatırıldığına göre ,kefil ödediği miktar ölcüsünde ,halefiyet gereği alacaklı sıfatı kazandığında kanımca dosyaya paranın yatırılması ile ,asıl borçluya karşı alacaklı duruma girer.

yani muaccel bir alacak söz konusu olur.

diğer açıdan bakarsak tüm borcun ödenmesinden sonra ,kefili harekete geçmeye zorlamak,borçlar kanununun ruhuna aykırı olur.artı bu arada diğer alacaklılar.asıl borçlunun maaşına haciz koydurabilirler ki bu durum alacağınıza kavuşmanızı erteler.bu halde yukarıda belirtilen gerekçe mantıklıdır.

ama bu durum yine sizi korumaz.kanımca kefilin borçlu olduğu miktar üzerinde ,asıl borçlunun maaşına haciz konulmalıdır.bu da bir tedbir haczi olarak ,konulmalıdır.yoksa kefil sadece ödemiş olduğu ,yani aylığından kesilen miktar için haciz koysa da ,asıl borçlunun alacaklıları oarada yüklü miktarlar için haciz koymaları durumunda ,

gelecekte muaccel olacak ve kendi maaşından kesilen paraları alması geçikecek ve belkide mümkün olamayacaktır.

bu durumda üzerinde durulması gereken tüm keffalet miktarı veya

asıl borçluya da bu hacizler yapıldığından bunların miktarıda öngörülerek kefilin ödeyeceği tahmini miktar ölçüsünde ,asıl borçlunun maaşına kanımca haciz koyulmalıdır.