Uzlaşma sağlama
Madde 35/A – (Ek : 2/5/2001 - 4667/23 md.)
Avukatlar
dava açılmadan veya
dava açılmış olup da henüz duruşma başlamadan önce kendilerine intikal eden iş ve davalarda, tarafların kendi iradeleriyle istem sonucu elde edebilecekleri konulara inhisar etmek kaydıyla, müvekkilleriyle birlikte karşı tarafı uzlaşmaya davet edebilirler. Karşı taraf bu davete icabet eder ve uzlaşma sağlanırsa, uzlaşma konusunu, yerini, tarihini, karşılıklı yerine getirmeleri gereken hususları içeren tutanak, avukatlar ile müvekkilleri tarafından birlikte imza altına alınır. Bu tutanaklar 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38 inci maddesi anlamında ilâm niteliğindedir.
Sn. vukuat2005, olayda yapılan protokolün uzlaşma niteliğinde olmadığı açık. Zira
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
uzlaşma konusunu, yerini, tarihini, karşılıklı yerine getirmeleri gereken hususları içeren tutanak, avukatlar ile müvekkilleri tarafından birlikte imza altına alınır |
|
 |
|
 |
|
Ayrıca, dava hakkı anayasal güvence altında olan bir haktır ve
sözleşme (protokol) ile bertaraf edilemez, hani sen bize dava açmayacaktın denilemez.
 |
Alıntı: |
 |
|
|
|
|
|
|
|
XIII. Hakların korunması ile ilgili hükümler
A. Hak arama hürriyeti
MADDE 36.– (Değişik: 3.10.2001-4709/14 md.) Herkes, meşrû vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.
Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.
|
|
 |
|
 |
|