İşçilik alacakları için pilot talepte bulunduğumuz toplu bir davada, işçilerin önemli bir kısmı ıslah harcını getiremediği için, bilirkişi raporunu aldığımız duruşmadan sonraki duruşmada ıslahı yapamadık. Bu duruşmada ıslah için süre istedim. Hakim bu talebimi reddetti. Sadece davayı ıslah etmek için süre istenebilir mi? Eğer buna olumsuz cevap verilecek olursa, sanki ıslah, bilirkişi raporunu aldıktan sonra rapora karşı beyanların sunulması aşamasında kaçamak bir şekilde yapılan bir iş haline gelir. Bu yorumumla ıslah için özel bir sürenin verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Aynı veya karşıt görüşteki arkadaşlar dayanaklarıyla birlikte yazarlarsa sevinirim.

Eğer benim bu yorumuma katılan varsa, ıslah için süre verilmemiş olması (sözkonusu davada, bilirkişi raporlarının verildiği duruşmada arakarar, rapora karşı beyanların sunulması için süre verildi şeklinde geçti; böyle geçip geçmemesinin bir önemi var mı? Diyelim ki, bilirkişi raporuna karşı beyanla birlikte ıslah için de süre verilmesine deseydi ve bu süre kesin süre olmasaydı, ayrıca ıslah için bir süre daha isteyemez miydik?), AİHS hükümleri çerçevesinde adil yargılanma hakkının ihlali olarak değerlendirilebilir mi? (Bence değerlendirilebilir.) Aynı zamanda BKH ödenmediği için kararları alamadığım ve bundan dolayı zarara uğradığımız düşüncesiyle açtığım AİHM davalarında ıslah için süre verilmemiş olması nedeniyle AİHS 6. maddeye aykırılığın da olduğunu iddia ettim. Ayrıca, defalarca ve yazılı olarak talep etmeme rağmen tedbir kararı verilmemiş olmasını, AİHS 13. maddeye aykırılık olarak değerlendirdim.

Bakalım ne olacak?